DOLAR

40,4343$% 0.24

EURO

47,1614% 0.49

STERLİN

54,2613£% 0.02

GRAM ALTIN

4.344,14%0,72

ONS

3.349,56%0,33

BİST100

10.366,16%-0,04

Sabah Vakti a 03:49
İstanbul AÇIK 29°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

04 Ağustos 2025 Pazartesi

DİĞER YAZARLARIMIZ

Kamu kaynağıyla KKM vurgunu

Kamu kaynağıyla KKM vurgunu
0

BEĞENDİM

ABONE OL

AKP’nin 2023 seçimlerinde önemli bir rol oynayan ve yoksuldan zengine servet transferine yol açan Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması, bazı kesimlerce kamu kaynaklarının istismarına neden olduğu iddialarıyla gündeme geldi. Ekonomist Erol Taşdelen, KKM ile devlet kaynaklarının sıfır riskle kullanıldığını belirterek, kamu kurumlarının bu ‘KKM soygununu’ denetlemediğini ifade etti.

BİRÇOK KEZ TEKRARLANDI

Taşdelen, bazı şirketlerin ve bankaların KKM sistemini kötüye kullandığını savunarak, ‘kredi ile KKM’ye giden yolu’ şu şekilde tanımladı:

“Örnek verelim, bir şirket 10 milyon lira kredi alıyor. Bu miktar hemen KKM hesabına yatırılıyor. Döviz kuru yükseldikçe kamu, kur farkını karşılıyor. Vade sonunda şirket hem anaparayı hem de kur farkını elde ediyor. Kredi geri ödendiğinde şirket büyük bir kazanç sağlamış oluyor.” Taşdelen, bu sürecin birçok kez tekrarlandığını öne sürerek, “10 milyon TL’nizi KKM yaptırıp bloke ettiriyorsunuz ve nakit karşılığında kredi alıyorsunuz. Sonrasında bu parayı başka bir bankaya aktarıp aynı işlemi tekrar ediyorsunuz.” şeklinde konuştu.

Ekonomist Erol Taşdelen

Ekonomist Erol Taşdelen

Devamını Oku

Sendikalı işçi tamam Harranlı ne olacak?

Sendikalı işçi tamam Harranlı ne olacak?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kamuda çalışan 600 bin sendikalı işçi, grev hakkının sayesinde, tam istediği olmasa da, iktidarın %24’lük enflasyon hedefinin iki katını aşan oranda zam almayı başardı. İktidarın hayali enflasyon ısrarına takılıp açlıkla boğuşan milyonlarca asgari ücretli ise sahipsiz kaldı. Asgari ücretlinin 2025 zammı %30’da bırakılırken, sendikalı kamu işçisinin 2025 zammı %51 oldu.

Bu durum, Kemal Sunal’ın ‘Kibar Feyzo’ filminde sendikalı işçilerin kendisinden fazla yevmiye aldığını görünce söylediği, “E ben de Harranlıyam!” sözünü yeniden gündeme taşıdı. Filmde Kemal Sunal, maaş kuyruğunda bekleyen işçilerden bazıları 300 TL alırken kendisine 100 TL verilince, “E benimki niye eksik gardaş?” diye soruyor. “Onlar sendikalı da ondan” yanıtını alınca saf bir şekilde, “E ben de Harranlıyam” cevabını veriyor. Bu diyalog, sendikal mücadelenin en çarpıcı vurgularından biri olarak hafızalara kazınıyor. İktidar, %24 enflasyon tahminini gerekçe gösterip asgari ücrete yıllık %30 zam verdi. Asgari ücretliyi temsil eden Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) masadan kalktı. Ancak örgütsüz ve sahipsiz asgari ücretlinin grev hakkı olmadığı için iktidarın istediği oldu ve milyonlar göz göre göre açlık sınırının altına sürüklendi.

ARA ZAM TALEBİ BÜYÜYOR

Asgari ücretlilerin yanı sıra özel sektörde çalışan milyonlarca sabit gelirlinin zammı %30 ve civarında oluştu. Yılın ortasında TÜFE %16.67 oldu, açlık sınırı asgari ücreti aşıp 26 bin 413 liraya çıktı. İktidarın kamu işçisine verdiği %51’lik zam, asgari ücretli ve özel sektör çalışanlarının ‘ara zam’ talebinde ellerini güçlendirdi.

Yüzde 7’lik zammı gizlemişler

İktidarın Türk-İş ve Hak-İş heyetiyle yaptığı zam pazarlığı sırasında asgari ücretli ve emeklilerin durumunun da gündeme geldiği, bakanların, “Size bu zamları verirsek asgari ücretliye, emekliye nasıl anlatırız?” dedikleri öğrenildi. İşçiye ilk 6 ay için %24 zam vermeyi kabul eden iktidarın, bunun dışında iş gücüne göre %3-7 oranında ek zam vermeyi kabul ettiği belirtildi. Ancak asgari ücretli ve emeklilerin tepkisini çekmemek için bu zammın kamu çerçeve protokolü (KÇP) yerine sendikaların imzalayacağı sözleşmelere yazılmasını ve dillendirilmemesini istediği ortaya çıktı.

Kemal Sunal’ın başrolünde oynadığı Kibar Feyzo’da inşaatta çalışan Feyzo, kendisi 100 lira alırken sendikalıların 300 lira yevmiye aldığını görünce sarf ettiği “Ben de Harranlıyam” ifadesi, sendikal mücadelenin çarpıcı vurgularından biri olarak hafızalara kazındı.

 

Devamını Oku

Devlet köprü ve otoyol gelirlerini 3’e katladı

Devlet köprü ve otoyol gelirlerini 3’e katladı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Son 1.5 yıl içerisinde devletin kontrolündeki köprü ve otoyollarda gerçekleştirilen yüzde 400’ün üzerindeki zamlar, devletin gelirlerini önemli ölçüde artırdı. 2025 yılının ilk altı ayında Karayolları Genel Müdürlüğü’nün köprü ve otoyol gelirleri 12 milyar 103 milyon TL’ye ulaştı. Geçen yılın aynı dönemindeki gelir ise yalnızca 3 milyar 395 milyon TL seviyesindeydi.

281 MİLYON ARAÇ GEÇİŞ YAPTI

CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, emeklilerin ve asgari ücretlilerin gelirlerinin artmadığı bir dönemde, yap-işlet-devret projeleriyle şirketlere yapılan ödemelerin yanı sıra devletin köprü ve otoyollarına sürekli zam yapıldığını ifade etti.

İktidarın emeklilerin ve asgari ücretlilerin durumunu görmezden geldiğini belirten Sarıgül, “Emeklilerin ve asgari ücretlilerin yüzde 40’lık zamdan yararlanamadığı bir dönemde devletin köprü ve otoyollarındaki gerçekleşen yüzde 400’lük zammı kabul etmek mümkün değil. 2024 yılının ilk altı ayında KGM’nin köprü ve otoyol gelirleri 3 milyar 935 milyon TL iken, 2025 yılının ilk altı ayında bu gelir yüzde 300’ün üzerinde artarak 12 milyar 103 milyon TL’ye ulaştı. İlk altı ayda köprü ve otoyollardan 281 milyon 606 bin araç geçti.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Vatandaşı bırak şirketlere bak

Vatandaşı bırak şirketlere bak
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ali Can POLAT

Yılın ikinci yarısında milyonlarca vatandaş maaş artışı beklerken, vergilere yapılan zamlar gündemi sarstı. Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) artışlarıyla birlikte otomotivden sigaraya kadar birçok tüketim ürününe zam geldi. Lüks yatlardan alınmayan vergilerin, otomotivde daha da artırıldığı belirtildi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bu zamları ‘cari açığı kapatmak için’ diyerek savundu. Ardından, küçük esnafın gelirleri ve emeklilerin geçmiş prim ödemeleri de incelenmeye alındı. SÖZCÜ, ekonomistlerle görüşerek Şimşek’e cari açığı kapatmak adına vergi önerileri sundu.

VATANA İHANET

Şimşek’in TBMM komisyonundaki açıklamalarını hatırlatan Prof. Dr. Aziz Konukman, şirketlerden alınmayan vergi tutarına dikkat çekti. Konukman, “Şimşek, Meclis’te sermayeden alınmayan vergi tutarının 1.9 trilyon TL olduğunu belirtti. Tesadüf eseri, 2025 için öngörülen bütçe açığının da 1.9 trilyon TL olması dikkat çekici. Yani, sadece bu yıl sermayeye sağlanan vergi muafiyetlerinin kaldırılması durumunda bütçenin tüm açığı kapatılabilir. Sermayeden hem vergi alınmayıp hem de bu şirketlere devletten iç borçlanma senetleri (DİBS) ile yıllık 1.1 trilyon TL faiz ödemesi yapmak vatana ihanettir.” dedi.

Prof. Dr. Erinç Yeldan, banka mevduatlarının vergilendirilmesi ve imar vergisi gibi uygulamaları örnek gösterirken piyasa uzmanı İris Cibre, ikinci konutların vergilendirilmesi gerektiğini ifade etti. TÜRMOB ise 1981 yılında getirilen ve 3 yıllık uygulama süresine sahip Akaryakıt Tüketim Vergisi’ni hatırlatarak, bu verginin akaryakıt tüketen vatandaşlardan değil, akaryakıt satan rafineri şirketlerinden alındığını belirtti.

Vatandaşınki ifşa, müteahhitlerinki ‘sır’

Mehmet Şimşek, emeklilerden esnafa, işçilerden doktorlara kadar birçok kesimi vergi yükü ile boğarken, şirketleri görmezden gelmeye devam ediyor. 2010-2020 yılları arasında Cengiz İnşaat’a 30, Kolin İnşaat’a 36, Makyol İnşaat’a 24, Kalyon Holding’e 19 ve Limak İnşaat’a 19 kez vergi muafiyeti tanınmıştı. Berberden doktora kadar herkesin vergi beyanını yayımlayarak bu meslek gruplarını zan altında bıraktığı için eleştirilen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e, 2024 yılında gözde müteahhitlerin otoyol işleten şirketlerinin vergi ödemeleri soruldu. Ancak Şimşek, mevzuattaki ‘vergi mahremiyeti’ni gerekçe göstererek bilgi paylaşmadı.

 

Devamını Oku

Takla atan otomobilin sürücüsü öldü, yakınları araçta yaralanan kişiye saldırdı

Takla atan otomobilin sürücüsü öldü, yakınları araçta yaralanan kişiye saldırdı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bursa’nın İnegöl ilçesine bağlı kırsal Sungurpaşa Mahallesi’nde, Havva Güven’in kullandığı otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu takla attı.

İnegöl'de Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti, Yakınları Yaralıya Saldırdı

KAZA SONUCU: 1 ÖLÜ, 1 YARALI

Kaza sonucunda aracın içinde sıkışan 38 yaşındaki Havva Güven, olay yerinde hayatını kaybederken, araçta yolcu olarak bulunan Ekrem B. ise hafif yaralandı. Kaza sonrası sağlık, itfaiye ve jandarma ekipleri olay yerine sevk edildi. Yaralı, ayakta tedavi edilirken, Güven’in cenazesi savcı ve jandarma incelemesinin ardından Bursa Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

İnegöl'de Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti, Yakınları Yaralıya Saldırdı

YAKINLARI YARALIYA SALDIRDI

Ayrıca, kaza haberini alarak bölgeye gelen Havva Güven’in yakınları, kazada yaralanan Ekrem B.’ye saldırdı. Bu anlar, bir cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

İnegöl'de Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti, Yakınları Yaralıya Saldırdı

Kazayla ilgili olarak bir soruşturma başlatılmıştır.

İnegöl'de Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti, Yakınları Yaralıya Saldırdı

Devamını Oku