Kripto Varlıklar Zengin Sayısını Hızla Artırıyor: Son 12 Ayda Yüzde 40 Artış

Yayımlanan bir rapora göre, küresel ölçekte kripto para serveti 12 ay içinde belirgin bir yükseliş gösterdi. Kripto para milyonerlerinin sayısı yüzde 40 artarak 241.700’e ulaştı; bu artışta kurumsal yatırımcıların piyasaya duyduğu güven ve kriptoya yönelik daha elverişli politika eğilimleri etkili oldu.

Piyasalara Giren Yeni Sermaye ve Etkileri

Rapor, kurumsal benimsemenin hızlandığı bir dönemin, piyasaya milyarlarca dolarlık yeni sermaye akışı sağladığını belirtiyor. Özellikle ABD’deki spot Bitcoin borsa yatırım fonlarına (ETF) yönelik talep, kripto piyasasının değerlemesini 2025 ortasına kadar 3,3 trilyon doların üzerine taşımada önemli rol oynadı.

Servet Dilimlerindeki Büyüme

• 100 milyon dolar ve üzeri kripto servetine sahip kişi sayısı yüzde 38 artışla 450’ye yükseldi.
• Kripto milyarder sayısı yüzde 29 artışla 36’ya çıktı.
• Bitcoin odaklı servet artışı özellikle dikkat çekti; Bitcoin ile servet sahibi olanların sayısı yaklaşık yüzde 70 artarak 145.100’e ulaştı.

Bu verilere göre, kripto varlıklarla elde edilen zenginlik hızlı bir yoğunlaşma gösteriyor. Toplam kripto kullanıcı sayısındaki artışın sınırlı kalması (yaklaşık yüzde 5) servetin giderek daha az sayıda elde toplandığını işaret ediyor.

Yeni Zengin Sınıfının Tercih Ettiği Lokasyonlar

Rapor ayrıca, yüksek servete sahip kripto yatırımcılarının yer değiştirme eğilimlerine de değiniyor. En çok tercih edilen destinasyonlar arasında Singapur, İsviçre ve Birleşik Arap Emirlikleri öne çıkarken; Hong Kong ve ABD de ilk beş içinde yer alıyor. El Salvador ve Yunanistan gibi daha küçük ülkeler de kripto yatırımcılarını çekmek amacıyla özel düzenlemeler ve teşvik paketleri uygulamaya koyuyor.

Sonuç: Kurumsal Benimseme ve Sermaye Yoğunlaşması

Özetle, kurumsal yatırımcıların kriptoya yönelmesi ve düzenleyici çerçevelerdeki iyileşmeler, piyasada hızlı bir servet birikimine yol açtı. Ancak büyüme, kullanıcı tabanının genişlemesinden çok, mevcut yatırımcılar arasında yoğunlaşma şeklinde gerçekleşiyor; bu da piyasa dinamikleri ve düzenleme ihtiyacı açısından yeni tartışma alanları açıyor.