40,8653$% 0,51
47,7859€% 0,57
55,4810£% 0,60
4.395,49%0,40
3.343,51%0,26
10.854,26%0,27
Simge haline gelen “Yaren” leyleğin bu yıl dünyaya gelen yavrularından biri Mısır’a, diğeri Batı Şeria’ya göç etti.
Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden edinilen bilgiye göre, Türkiye’nin tanınmış leyleklerinden biri olan Yaren, bu yıl içerisinde dört yavru dünyaya getirdi.
Yavrulara haziran ayında halka takılırken, iki yavruya da uydu verici takılarak göç yolculukları takip edilmeye başlandı.
Uydu vericisinden elde edilen sinyallere göre, göç döneminin başlamasıyla yavrular yuvalarından ayrıldı.
Bu yıl başlatılan Türkiye Kuş Göç Yollarının Belirlenme Projesi kapsamında izlenen yavrulardan biri 29 Temmuz’da, diğeri de 3 Ağustos’ta göç etmeye başladı.
İlk yavru, 2 bin 300 kilometre yol kat ederek Mısır’a, diğeri ise 1510 kilometre yol alarak Batı Şeria’ya ulaştı.
Doğa Koruma ve Milli Parklar ekipleri tarafından takip edilen iki yavrudan da düzenli sinyal alınmakta. Alınan veriler, kuş göç yollarının haritalandırılması için büyük bir önem taşımaktadır.
Leyleklerin göç yolları ve yaşam döngülerinin bilimsel olarak izlenmesi hedeflenen bu çalışmalar, yalnızca bireysel izleme değil, aynı zamanda leyleklerin korunmasına yönelik uzun vadeli stratejilerin geliştirilmesine katkı sunmayı amaçlamaktadır.
Yaren leylek, Bursa’nın Karacabey ilçesindeki Uluabat Gölü’nün kıyısındaki kırsal Eskikaraağaç Mahallesi’nde balıkçı Adem Yılmaz’la kurduğu dostlukla simge haline geldi. Son 13 yıldır göç mevsiminde uzun mesafeler kat ederek Eskikaraağaç’taki yuvasına dönen Yaren leylek, 15 Mart’ta 14. kez balıkçı Yılmaz’ın kayığına konmuştu.
Yaren leylek ve Eskikaraağaç Mahallesi, uzun yıllardır doğa koruma ve yaban hayatı farkındalığı açısından ülkede örnek bir model olarak gösterilmektedir. EuroNatur Vakfı tarafından “Avrupa Leylek Dostu Köyler Ağı”na dahil edilen bu mahallede gerçekleştirilen çalışmalar, hem bilimsel araştırmalar hem de yerel halkın doğaya duyduğu saygı açısından büyük bir anlam taşımaktadır.
Yaren leyleğin yaşam alanı olan Uluabat Gölü Sulak Alanı, Ramsar Sözleşmesi kapsamında koruma altında bulunmakta olup, 2000 yılında “Uluslararası Yaşayan Göller Ağı”na kabul edilerek Türkiye’nin üç “yaşayan gölünden” biri ilan edilmiştir.
Bu alanda yapılan halkalama çalışmaları, kuş türlerinin takibi ve sulak alanların korunması açısından oldukça önemlidir.
TCMB açıkladı: Özel sektörün borcu katlandıkça katlandı