0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

15 Temmuz Sonrası İhraçlara İlişkin Görev İade Talebi

Tunceli’de düzenlenen bir basın açıklamasında, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle görevlerinden uzaklaştırılan kamu çalışanlarının görevlerine geri döndürülmesi talep edildi. Açıklamayı yapan sendika platformu temsilcisi, geçmişte yaşanan askeri müdahalelerin kamu emekçileri üzerindeki izlerine dikkat çekerek, son dönemdeki uygulamaların kamu kadrolarını yeniden şekillendirme amacı taşıdığını vurguladı.

Yetkili, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu verilerine atıfta bulunarak, en az 125.612 kamu çalışanının ihraç edildiğini belirtti ve bu uygulamanın toplumsal yaşam üzerinde ağır sonuçlar doğurduğunu söyledi.

Açıklamada, ihraç edilenlerin özel sektörde bile iş bulmakta zorlandığı, ekonomik yoksunluk ve sosyal dışlanma yaşadığı, uygulamanın neden olduğu stres ve hak kayıpları nedeniyle bazı mağdurların yaşamını yitirdiği ifade edildi.

İhraçların Boyutu ve Hukuki Süreç

Basın açıklamasında, sendika üyeleri arasında 4.259 kişinin ihraç edildiği, bunlardan yaklaşık 1.700’ünün ise hâlâ mahkeme kararlarını beklediği aktarıldı. Yetkililer, iktidarın yer yer yargı yetkilerini fiilen kendine devredercesine uygulamalarla ihraç süreçlerini ilerlettiğini ve bunun adil yargılama ilkesini zedelediğini savundu.

Talepler ve Beklentiler

Açıklamada şu talepler öne sürüldü: Hukuka aykırı biçimde görevlerinden uzaklaştırılan tüm kamu emekçilerinin geçmiş hakları gözetilerek derhal görevlerine iade edilmesi; yargı süreçlerinin bağımsız ve tarafsız şekilde işletilmesi; mağduriyet yaşayan ailelerin sosyal ve ekonomik durumlarının iyileştirilmesi.

Yetkililer, siyasi otoritenin yargı süreçlerini araçsallaştırmasına karşı uyarıda bulunarak, demokrasi söyleminin uygulamadaki çelişkilerle örtüştürülemeyeceğini belirtti. Ayrıca bazı konfederasyon ve kuruluşların sessiz kalmasının eleştirildiği kaydedildi.

Son olarak, açıklamada ihraçların sadece bireysel değil, aileleriyle birlikte geniş kesimlerin yaşamını etkileyen bir sorun haline geldiği; bu nedenle toplumsal barış ve hukukun üstünlüğü için mağdurların haklarının iade edilmesinin zorunlu olduğu vurgulandı.