Sosyal medya hesabı ve şirket ortaklarının “mal varlığının kaynağını gizleme” davasında ilk duruşma yapıldı

İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, sosyal medya hesabıyla tanınan Özlem Altınok Öz, eşi Tayyar Taylan Öz ve ortakları İbrahim Karaorhanlı hakkında “mal varlığı değerlerinin gayri meşru kaynağını gizleme” suçundan 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Tutuksuz yargılanan sanıklar ve avukatları ilk duruşmaya katıldı, iddianame okundu ve kimlik tespitlerinin ardından savunmalar alındı.

Özlem Altınok Öz’ün savunması

Sanık Özlem Altınok Öz, suçlamaları reddettiğini belirterek yazılı savunmasını sundu. Ailesinin ve özellikle çocuklarının bu süreçten olumsuz etkilendiğini vurguladı. Dört çocuk annesi olduğunu, yaşanan süreçte maddi ve manevi zorluklar yaşadıklarını, bir düşük atlattığını ve aile bütçesinde sıkıntılar bulunduğunu anlattı. Hakkındaki iddiaları kabul etmediğini, beraatini talep ettiğini ifade etti.

Tayyar Taylan Öz’ün beyanı

Tayyar Taylan Öz de suçlamaları reddettiğini söyledi. Mesleğinin doktorluk olduğunu, pandemi döneminde eşinin sosyal medya paylaşımlarıyla hesaplarının büyüdüğünü ve sonrasında e-ticarete girdiklerini anlattı. Vergi ödemelerini yaptıklarını, satışların büyük bölümünü faturalı şekilde e-ticaret platformları üzerinden gerçekleştirdiklerini belirtti. Hakkındaki karalama kampanyalarına dikkat çekerek mağdur olduklarını ve beraatini talep etti.

Hakim tarafından yöneltilen “Belirli kişilere para transferi” sorusuna Tayyar Öz, reklam çalışmaları kapsamında o dönemde bazı hesaplara ödeme yapıldığını ve belirli ödemelerin borç ilişkilerinden kaynaklandığını söyledi.

İbrahim Karaorhanlı’nın savunması

Şirket ortağı İbrahim Karaorhanlı, iddiaları kabul etmediğini ve soruşturma dosyasında kayıt dışı satış veya suç oluşturan bir düzenin tespit edilmediğini belirtti. MASAK raporlarına atıfta bulunarak, bazı kişilerin adı geçse de kendilerine yönelik mağduriyetler yaşandığını söyledi. Soruşturma sürecinde borçlanarak zararları kapattığını, tedbirlerin kaldırılacağı ifade edilmesine rağmen dava açıldığını belirtti.

Avukatların talepleri

Sanık avukatları iddianamenin hukuki dayanaklardan yoksun olduğunu savunarak masumiyet karinesinin zedelendiğini, soruşturma aşamasında sunulan belgelerin göz önüne alınmadan dava açıldığını öne sürdü. Adli kontrol ve tedbir kararlarının kaldırılmasını, dosyadan bilirkişi raporu alınmasını ve soruşturma sırasında yatırılan güvence bedelinin iadesini talep ettiler.

Mahkeme ara kararı

Mahkeme, Medelina Sağlık ve Reklam Hizmetleri isimli şirkete atanan kayyım ile el koyma kararının kaldırılmasına karar verdi. Ancak sanıkların şahsi mal varlıkları üzerindeki tedbirler devam ettirildi. Duruşma 26 Şubat tarihine ertelendi.

İddianame ve MASAK raporunun bulguları

İddianamede yer alan MASAK raporu, soruşturma dosyasındaki kişi ve şirketlerin organize suç örgütü olduğuna dair bir veriye rastlanmadığını, Medelina’nın kozmetik satışlarının büyük kısmını e-ticaret üzerinden gerçekleştirdiğini ve bu satışlara dair sahte işlem tespit edilmediğini belirtiyor. Ayrıca sanıkların kripto, borsa veya bahis gibi şüpheli işlem alışkanlıklarına dair veri bulunmadığı kaydedildi.

Bazı suçlamalar hakkında da takipsizlik kararı verildiği, soruşturma kapsamında üç şirkete ilişkin kayyum tedbirlerinin sürdüğü ve iddianamede sanıkların suçlamaları kabul etmediği bilgisine yer verildi.

Soruşturma kapsamı ve talep edilen ceza

Özlem Altınok Öz, Tayyar Taylan Öz ve İbrahim Karaorhanlı hakkında “mal varlığı değerlerinin gayri meşru kaynağını gizlemek” suçundan 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Mahkeme süreci devam ediyor; bir sonraki duruşma tarihine kadar tedbir kararları kısmen korunmuş durumda.