Karaman’da Biarum cinsinden yeni yılanpancarı türü keşfedildi
Karaman Dereköy çevresinde yürütülen taksonomik araştırmalar, Yılanyastığıgiller (Araceae) familyasına ait Biarum cinsinde daha önce bilim dünyasına tanıtılmamış bir türün varlığını ortaya koydu. Keşif, sınırlı alanlarda bulunan ve çok düşük birey sayısına sahip bir popülasyonu işaret ediyor.

Keşif süreci
Bitki, ilk kez bir doğa gezisinde mantar toplayan bir katılımcı tarafından fark edilip fotoğraflandı ve alanında çalışan bir araştırmacıya iletildi. Yapılan detaylı morfolojik incelemeler, örneğin spatha iç yüzeyi, çiçek borusunun yapısı ve stigma karakterleri gibi özellikler karşılaştırılarak bitkinin tanımlanmamış bir tür olduğu belirlendi.

Taksonomik değerler ve adlandırma
Yeni tür, yakın akrabası olan ve Antalya çevresinde görülen Biarum rifatii ile karşılaştırıldı. Morfolojik farklılıklar net olarak ortaya konduktan sonra tür bilimsel olarak tanımlandı ve keşifte önemli rol oynayan kişiye ithafen Biarum gulsenianum adı verildi. Türkçe isimlendirme ise dağıldığı bölgeye atıfla ‘Karaman yılanpancarı’ olarak belirlendi. Bulgular, uluslararası hakemli bir dergide yayımlanarak literatüre kazandırıldı.
Koruma durumu ve tehditler
Araştırma ekibinin tespitine göre yeni tür, 100’den az bireyden oluşan çok küçük bir popülasyonla sınırlı bir yayılışa sahip. Bu durum, IUCN kriterlerine göre türün ‘Kritik Tehlike’ statüsünde değerlendirilebileceğini gösteriyor. Bitki zehirli özelliklere sahip olduğundan doğal otlayıcılardan korunuyor; ancak habitat kaybı, toprak tahribatı ve insan kaynaklı bozulmalar ciddi risk oluşturuyor. Bu nedenle yerel yönetimler, koruma kuruluşları ve bilim insanlarının ortak çalışması ile acil koruma önlemleri planlanmalı ve uygulanmalıdır.

Çalışma ekibi
Araştırma, üniversite ve ilgili kurumlardan botanik ve taksonomi alanında çalışan akademisyenlerin katkılarıyla gerçekleştirildi. Ayrıca proje kapsamında botanik illüstrasyonları hazırlayan bir bitki ressamı da yer aldı. Elde edilen veriler, hem bilimsel yayın hem de koruma stratejileri için temel oluşturuyor.
Keşif, Anadolu florasının halen önemli oranda keşfedilmemiş çeşitliliğe sahip olduğunu bir kez daha gösterirken, yeni türlerin korunması için acil adımlar atılmasının önemini vurguluyor.