0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Louvre’daki 88 Milyon Euro’luk Soygunda Güvenlik Açıkları Yıllar Önce Uyarılmıştı

Dünyaca ünlü Louvre Müzesi’nde gerçekleşen 88 milyon euro değerindeki mücevher soygununda, kurumun dijital güvenliğine ilişkin zafiyetlerin daha önce tespit edildiği ortaya çıktı. Resmi raporlara göre, uyarılar dikkate alınmamış ve bunun sonucu ağır bir güvenlik ihlali yaşanmış oldu.

Video Sistemine Kolay Erişim

2014 tarihli bir güvenlik değerlendirmesinde, müzenin video gözetim sunucusuna erişimde kullanılan şifrenin kolay tahmin edilebilir olduğu belirtiliyordu. Ulusal Siber Güvenlik otoritesinin raporunda, ağ altyapısındaki eksikliklerin ele geçirilmesi halinde eserlerin korunmasının zayıflayacağı uyarısına yer verildi.

Uyarılar Yerine Getirilmedi

Raporda kamera ve alarm sistemlerindeki zaafiyetler detaylandırılmış olsa da gerekli güçlendirmeler yapılmadı. Sonraki yıllarda öngörülebilir şifreler ve güncel olmayan güvenlik önlemleri, müzenin savunmasını zayıflatarak olayın gerçekleşmesini kolaylaştırdı.

Soygunun Gerçekleşme Şekli

Olay, 20 Ekim sabahı Seine Nehri kıyısındaki cepheden ters park edilmiş bir forklift yardımıyla gerçekleştirildi. İki şüpheli, Apollo Galerisi’ne girerek vitrindeki koruyucu camları kesip, yaklaşık 88 milyon euro değerindeki mücevherleri alıp dışarıda bekleyen scooter’lara binerek kaçtı. Olay anına ait kamera kayıtlarının bulanık ve eksik olduğu tespit edildi.

Soruşturma ve Gözaltılar

Operasyonlar kapsamında düzenlenen baskınlarda yedi kişi gözaltına alındı; bunlardan dördü “örgütlü hırsızlık” ve “suç örgütü kurmak” suçlamalarıyla tutuklandı, üç kişi serbest bırakıldı. Ana şüphelilerin daha önce hırsızlık suçundan sabıka kaydı bulunan iki erkek olduğu bildirildi.

Yetkililerin Değerlendirmeleri

Yürütülen soruşturmada, olayın profesyonel bir plan değil, sıradan ve fırsatçı bir takım tarafından gerçekleştirildiği ihtimali üzerinde duruluyor. Yetkililer, içeriden yardım alındığına dair kesin bir bulgu olmadan da, güvenlik eksikliklerinin olayın gerçekleşmesinde önemli rol oynadığını kabul etti.

Çıkarılan Dersler

Bu olay, kültürel mirasın korunmasında fiziksel güvenliğin yanı sıra siber ve dijital altyapı güvenliğinin de kritik olduğunu gösterdi. Kurumların öngörülebilir şifreler, güncellenmeyen yazılımlar ve zayıf izleme sistemleri gibi riskleri hızla ele alması gerektiği bir kez daha vurgulanmış oldu.