Ekim Ayında Konut Satışları Yıllık %0,5 Azaldı; Ocak‑Ekim Döneminde Rekor Kırıldı

Ekim ayında ülke genelinde konut satışları geçen yılın aynı ayına göre %0,5 gerileyerek 164.306 seviyesine ulaştı. Buna karşın yılın ilk 10 ayı içinde ekim ayı en yüksek aylık satış adedi olarak kayda geçti. Ayrıca, önceki aylarda gözlenen yıllık artış trendi ekim verileriyle sona ermiş durumda.

İl Bazında Satışlar

En fazla konut satışı gerçekleşen iller sırasıyla 26.305 ile ilk sıradaki büyükşehir, ardından 14.681 ve 8.678 adetle diğer büyükşehirler oldu.

İpotekli Satışlar ve Finansman Eğilimi

Ekimde ipotekli konut satışları yıllık bazda %11,5 artış gösterdi ve toplam satış içindeki payı %14,3 seviyesinde gerçekleşti. Ocak‑Ekim döneminde ise ipotekli satışlar %64 artarak 186.020 adede yükseldi; bu durum finansmana erişimdeki hareketliliği yansıtıyor.

Ocak‑Ekim Döneminde Rekor Artış

Bu yılın ocak‑ekim döneminde toplam konut satışları yıllık %16,2 artışla 1.293.033 adede ulaştı. Bu, ocak‑ekim dönemleri için kaydedilen en yüksek satış miktarı olarak dikkat çekiyor; önceki en yüksek seviye 2020 yılına aitti.

Sektör Temsilcilerinin Değerlendirmesi

Sektör temsilcileri, ekimde görülen sınırlı düşüşe rağmen yılın genel performansının sektörde iyimserlik yarattığını belirtiyor. Birinci el üretim ve satışların hızlanmasının, ekonomiye ve istihdama daha fazla katkı sağlamak açısından önem taşıdığı vurgulanıyor.

Uzun vadeli ve sürdürülebilir bir iyileşme için finansman koşullarının kolaylaştırılması, kamu tarafından planlı arsa temin edilmesi ve özel sektör kapasitesinin artırılması gerektiği sıkça dile getiriliyor. Sosyal konut modellerinin yaygınlaşmasının dar gelirli ve genç nüfusun konut erişimini güçlendirerek piyasa dengesine olumlu katkı yapacağı belirtiliyor.

Diğer görüşlerde, ikinci el ve teslim aşamasındaki projelere olan talebin yüksek olduğu; bunun, yeni üretimde maliyet baskıları devam ederken mevcut stoktan beslenen bir hareketlilik yarattığı ifade ediliyor. İpotekli satışlardaki artışın bir bölümünün yeni kredi talebinden ziyade borç kapatma veya tapu tescil işlemlerinden kaynaklanmış olabileceğine dikkat çekiliyor.

Ayrıca, mevduat getirilerindeki düşüşün yatırımcıları konuta yönelttiği, özellikle büyükşehirlerde kira getirisi ve değer artışı beklentilerinin gayrimenkul yatırımlarını cazip kıldığı aktarılıyor. Kamu tarafından devreye konulan büyük ölçekli konut üretim programlarının uygulamaya alınmasının arzı artırarak satışlara olumlu yansıyacağı öngörülüyor; bazı değerlendirmeler yıl sonunda toplam satışların 1,5 milyonu aşabileceği yönünde.

Piyasa Perspektifi

Genel kanaat, talebin halen yüksek olduğu ancak mevcut hareketin büyük ölçüde mevcut stoktan beslendiği yönünde. Piyasadaki canlılığın kalıcı olması için yeni üretimi destekleyici politikalar, finansmana erişimin kolaylaştırılması ve arz‑talep dengesini gözeten bütüncül bir konut stratejisinin hayata geçirilmesi gereği vurgulanıyor. Kentsel dönüşümün yenilenmiş konuta olan talebi artırdığı ve üretimin hızlanmasının istihdam ile yan sanayiye olumlu katkı sağlayacağına dair beklentiler güçlü.

Sonuç olarak, ekonomik şartlara rağmen konuta olan talep devam ediyor; finansman koşullarındaki iyileşmeler, yeni üretimin artması ve planlı politikalar uygulandığı takdirde piyasanın önümüzdeki dönemlerde de istikrarlı bir görünüm sergilemesi bekleniyor.