Küresel Sumud Filosu saldırısı sonrası İstanbul’a getirilen aktivistler yaşadıklarını anlattı
Küresel Sumud Filosu’na yönelik Uluslararası sularda gerçekleştirildiği belirtilen saldırı sonrasında alıkonulan aktivistler, Türkiye’ye getirildi. İstanbul’a THY uçağıyla döndürülen aktivistler yaşadıkları şiddet ve muameleye ilişkin çarpıcı iddialarda bulundu.
Aktivistlerden ağır işkence iddiası
Filoda bulunan gazeteci Ersin Çelik, İsrail güçlerinin tutumuna dair ciddi iddialarda bulundu. Çelik, gözleri önünde İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg’e yönelik ağır muamele uygulandığını, aktivistin küçücük bir genç olmasına rağmen kötü muameleye maruz bırakıldığını ve kendilerine zorla İsrail bayrağı öptürüldüğünü ifade etti.
Fiziksel ve psikolojik baskı
Diğer aktivistler de benzer biçimde fiziksel ve psikolojik şiddet gördüklerini belirtti. İfadelerine göre, alıkonuldukları süre boyunca yaklaşık üç gün boyunca tutuklu kaldılar; bazıları aç ve susuz bırakıldıklarını, baskı ve kötü muameleyle karşılaştıklarını aktardı. Aktivistler, baskılara boyun eğmediklerini vurgulayarak Türkiye’nin müdahalesiyle serbest bırakıldıklarını kaydetti ve devlet yetkililerine teşekkür etti.
İkinci dalga: Uluslararası Özgürlük Filosu Gazze’ye ilerliyor
Olayların ardından, ikinci dalga olarak anılan Uluslararası Özgürlük Filosu toplam 11 gemiyle Gazze’ye doğru hareket etti. Bu ve benzeri filoların amacı, insani yardım malzemelerini ulaştırmak ve uygulanan abluka karşısında kararlı bir duruş sergilemektir. Malta açıklarında önceki saldırıda hasar gören ve gerekli onarımları tamamlanan 68 metre uzunluğundaki Vicdan adlı gemide gazeteciler, sağlık personeli ve aktivistler yer alıyor.
Dönüş ve sayılar
Alıkonulanların bulunduğu Türk Hava Yolları uçağı, İsrail’in Eilat kentindeki Ramon Havalimanı’ndan kalkıp İstanbul Havalimanı’na iniş yaptı. Bu seferle İstanbul’a getirilen 137 kişilik grupta 36 Türk ve 23 Malezyalı dahil olmak üzere çeşitli ülkelerden aktivistler bulunuyordu. Aktivistler, İstanbul Havalimanı’nda yetkililer ve yakınları tarafından karşılandı.
Yaşananlar, Akdeniz’de süren deniz hareketliliğinin ve insani yardım çabalarının uluslararası alandaki hassasiyetini bir kez daha gündeme taşıdı.