İstanbul’da Derin Yoksulluk: 108 Aileyle Yapılan Araştırmanın Çarpıcı Bulguları
Ekonomideki sıkıntılar gelir uçurumunu genişletirken, İstanbul’da yapılan saha çalışması en kırılgan kesimlerin hayatını gözler önüne seriyor. Kentte incelenen 108 haneden büyük çoğunluğu günlük temel ihtiyaçlara erişimde ciddi zorluk yaşıyor.
Araştırmaya göre 108 ailenin 97’sinde gıda güvencesizliği tespit edildi; 84 hane ise kira borçları nedeniyle sürekli evsiz kalma riski taşıyor. Görüşülen ailelerin faturalarını ödeyememesi, elektrik-su-doğalgaz kesintileri ve sağlık harcamalarında yaşanan güçlükler sıkça dile getirildi.
Yoksulluk ve eğitimde gerileme
Çalışma, çocukların eğitim hayatının da olumsuz etkilendiğini ortaya koyuyor. 108 haneden 22’sinde çocuklar maddi sıkıntılar nedeniyle örgün eğitimi bırakmak zorunda kaldı. Çoğu çocuk sık devamsızlık yapıyor; bazıları evde küçük kardeşlerine bakmak, yemek hazırlamak veya ısınmak için odun toplamak gibi sorumluluklar üstleniyor.
Okula beslenme gönderememek en yaygın sorunlardan biri. 91 hane okul için öğün göndermekte zorlanırken, 93 hane çocukların eğitim masraflarını karşılamakta güçlük yaşıyor.
Enerji ve temel hizmetlerde kesintiler
Son iki yılda 71 hane en az bir kez elektrik, su veya doğalgaz kesintisiyle karşılaştı. Birçok aile faturalarını ödeyemediği için karanlık, soğuk ve hijyenik olmayan koşullarda yaşam mücadelesi veriyor. Görüşülenlerden biri “Elektrik kesildi, 25 gün mumla yaşadım; su kesildi 20 gün susuz kaldım” şeklinde yaşadıklarını anlattı.
Gıda ve sağlık harcamalarının yarattığı yük
Sağlık hizmetlerine erişimde de ciddi güçlükler var. 108 haneden 66’sı ilaç alabilmek için borçlandığını, 27’si ise ödeme imkânı olmadığı için eczaneye kimliğini bırakarak ilaç aldığını ifade etti. Genel olarak 93 hane ilaç ve sağlık harcamalarını karşılamakta zorlanıyor; 97 hane birden fazla temel ihtiyaca erişimde sıkıntı yaşıyor.
Çocukların deneyimleri: küçük ama derin etkiler
Okullarda sağlanan bir öğün yemeğin çocuklar üzerindeki etkisi çarpıcı. Yemek dağıtımı alan bir çocuğun “Okulda artık muz, mandalina yiyebiliyorum” sözleri, beslenme desteğinin ruhsal ve fiziksel etkisini gösteriyor. Bu tür küçük iyileştirmeler bile çocukların günlük yaşamında önemli farklar yaratıyor.
Maddi çöküşün aile yapısına etkileri
Kira ödemede güçlük çeken 51 hane birden fazla kez ev değiştirmek zorunda kalmış. Bu durum ailelerin yaşam istikrarını bozan, çocukların eğitimine ve sosyal hayata olumsuz yansıyan bir döngü yaratıyor. Birçok hane 1’den fazla temel ihtiyacı karşılayamamanın yarattığı baskıyla karşı karşıya.
Toplumsal tepki: Kadınların meydan eylemleri
Yoksulluğa dikkat çekmek amacıyla düzenlenen eylemler, toplumun farklı kesimlerinden tepkiler aldı. Kadın örgütleri sokaklarda “boş tencere” eylemleriyle, gelir dağılımındaki adaletsizliği ve mutfaktaki sıkıntıları vurguladı. Eylemciler iktidar politikalarını eleştirerek, yoksulluğun yönetilmesinin değil azaltılmasının gerektiğini savundu.

Sonuç: Acil politikalar gerekiyor
Saha bulguları, yoksulluğun çok boyutlu bir sorun olduğunu ve sadece gelir desteğiyle sınırlı kalmaması gerektiğini gösteriyor. Eğitim, sağlık, barınma ve enerji erişimini güvence altına alacak kapsamlı politikalar uygulanmadığı sürece, kırılgan hanelerin yaşam koşulları daha da kötüleşme riski taşıyor.