40,7086$% 0.17
47,4348€% -0.19
54,7910£% 0.05
4.436,09%0,26
3.397,30%0,06
10.972,63%0,15
ABD’nin tarifelere yönelik adımları, piyasalarda artan oynaklığın başlıca nedenleri arasında yer almayı sürdürüyor.
Önceki haftaki tarım dışı istihdam verilerinin beklentileri karşılamaması, ekonomik yavaşlama endişelerini yeni haftaya taşıdı ve bu durum Fed’in faiz indirimine ilişkin beklentileri yükseltti.
Analistler, yatırımcıların dikkatinin önümüzdeki hafta açıklanacak ABD enflasyon verilerine odaklandığını belirtiyor. Para piyasalarında, Fed’in eylül toplantısında politika faizini 25 baz puan indirmesi kesin olarak öngörülüyor.
ABD Başkanı Donald Trump, karşılıklı esaslara dayanan ve oranları değişiklik gösteren tarifelerin yürürlüğe girdiğini açıkladı.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), et ve bitkisel yağ fiyatlarındaki artışların küresel gıda fiyatlarının temmuz ayında son iki yılın zirvesine ulaşmasına neden olduğunu duyurdu. FAO Gıda Fiyat Endeksi, aylık yüzde 1,6 artışla 130,1 seviyesine yükseldi.
Bu gelişmelerin etkisiyle, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı yüzde 4,29’dan kapatırken, dolar endeksi de yüzde 1 düşüşle 98,2 seviyesine geriledi.
Değerli metaller, haftayı ABD’nin geniş kapsamlı tarifeleri ve artan jeopolitik belirsizliklerle güvenli liman talebinin artmasıyla yükseldi. ABD’deki istihdam verilerinin Fed’in faiz indirim beklentilerini pekiştirmesi; değerli metallerdeki talebi artırdı.
Altının ons fiyatı, ABD’nin altın tarifelerine dair belirsizlikler, Fed’in faiz indirim beklentileri ve jeopolitik riskler nedeniyle destek buldu.
Citi, üç aylık ons altın tahminini 3.300 dolardan 3.500 dolara yükseltirken, beklenen fiyat aralığını 3.100 – 3.500 dolardan 3.300 – 3.600 dolara çıkardı.
Banka, “ABD’de büyüme ve gümrük vergileri ile ilgili enflasyon endişelerinin 2025’in ikinci yarısında yüksek kalması bekleniyor. Bu durum, zayıflayan dolar ile birlikte altının ılımlı bir şekilde yükselerek yeni rekor seviyelere ulaşmasına neden olacak.” değerlendirmesini yaptı.
Gümüşün ons fiyatı da altınla birlikte güçlü seyrini sürdürdü. Yüksek yatırım talebi, sanayi kullanımı, zayıflayan dolar endeksi ve Fed’den gelen faiz indirimi beklentileri fiyatlamaları kuvvetlendirdi.
HSBC, yüksek altın fiyatları ve jeopolitik belirsizlikler sebebiyle 2025 yılı için ortalama gümüş fiyatı tahminini ons başına 30,28 dolardan 35,14 dolara çıkardı. Altının rekorlarının gümüşü de yukarı çektiği ve rallinin altına bağlı olduğu vurgulandı.
Paladyumda, küresel maden üretiminin yaklaşık yüzde 40’ı Rusya’dan karşılanıyor. Arzın bu ülkeye bağımlılığı ve ABD-Rusya ilişkileri geçici olarak fiyatlarda aşağı yönlü baskı oluşturdu.
Bu gelişmeler neticesinde, değerli metallerde ons bazındaki fiyatlar, altında yüzde 1, gümüşte yüzde 3,5 ve platinde yüzde 1,3 değer kazanırken, paladyumda yüzde 6,9 değer kaybedildi.
Baz metaller, ABD’nin ticaret adımlarının etkisiyle dalgalı bir seyir izleyerek haftayı olumlu bir şekilde tamamladı.
Bakır, temmuz ayında Trump’ın rafine bakırı kapsamayan yumuşatılmış tarife açıklamasıyla yüzde 20’den fazla değer kaybetmişti. Ancak geçen hafta bu kayıplarını telafi etmeye çalıştı.
Piyasalar kapandıktan sonra açıklanan verilere göre, Çin’de temmuzda Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yıllık bazda yüzde 3,6 gerilerken, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) sabit kaldı, çekirdek TÜFE ise 17 ayın zirvesine ulaştı.
Analistler, zayıf iç talep ve ticaret belirsizliğinin fiyatları baskıladığını, kalıcı bir toparlanma görmedikçe piyasa dinamiklerinin zayıf kalacağını, bu nedenle Çin hükümetinin hedefli destekleri artırabileceğini ifade ettiler.
Bu gelişmeler doğrultusunda, baz metallerde tezgah üstü piyasada bu hafta fiyatlar, libre bazında bakırda yüzde 1, çinkoda yüzde 3,6, alüminyumda ve kurşunda yüzde 1,6, nikelde ise yüzde 0,6 değer kazandı.
Brent petrol fiyatları, ABD ile Rusya’nın Ukrayna konusunda olası bir ateşkes anlaşmasının peşinde olduğu yönünde çıkan haberler ve OPEC ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerin üretimi artırma kararlarıyla değer kaybetti.
Brent petrol, haftayı yaklaşık yüzde 5 düşüşle kapatarak haziran sonundan bu yana en kötü haftalık performansını sergiledi.
Brent petrol fiyatlarındaki düşüşte, ABD ile Rusya arasında olası bir anlaşma beklentisi ve Rus petrolüne yönelik yaptırımların hafifleyebileceği yorumları belirleyici oldu. OPEC+’ın eylül ayında üretimi günlük 547 bin varil artırma ve gönüllü kesintileri sona erdirme kararı, arz fazlası endişelerini tetikledi.
Trump’ın Hindistan ve Çin’i Rus petrolü alımlarını azaltmaya zorlayabileceğine dair yaptığı açıklamalar, talep görünümünde belirsizlik oluşturdu. Ayrıca hafta sonu ABD-Rusya ilişkilerine dair beklentiler de fiyatlamalar üzerinde etkili oldu.
Bu gelişmelerle birlikte, Brent petrolün varil fiyatı yüzde 5 düşerken, New York Ticaret Borsası’nda doğal gazın fiyatı da yüzde 3 değer kaybetti.
Tarım emtialarında geçen hafta, küresel arz koşulları ve ABD’deki ihracat gelişmeleri fiyatlar üzerinde etkili oldu.
Rusya’daki rekor buğday verimi beklentileri, küresel fiyatları baskılarken; ABD’deki güçlü haftalık ihracat satışları fiyatlamaları destekledi. Avrupa Birliği’ndeki üretim tahminlerindeki artış da arz görünümüne katkı sağladı.
Mısır fiyatlarındaki güç, ABD’deki rekor verim ve Latin Amerika’daki ilerleyen hasat arzından kaynaklanırken; yeni sezon için yüksek satış rakamları fiyatlar üzerinde etkili oldu. Brezilya’daki hasat ve lojistik gecikmeleri bazı alıcıların kısa vadede ABD mısırına yönelmesine neden oldu.
Pirinçte ise, Japonya’daki aşırı sıcaklar ve zararlı böceklerdeki artış, verim ve kaliteye yönelik riskleri artırdı ve ek ithalat ihtiyacı Asya piyasalarında yukarı yönlü beklentiler oluşturdu.
Bu gelişmeler neticesinde, Chicago Ticaret Borsası’nda pirinç fiyatları yüzde 3,8, soya fasulyesinde yüzde 0,3, buğdayda yüzde 0,2 ve mısırda yüzde 1,2 değer kaybederken; kahve, şeker ve pamuk fiyatları sırasıyla yüzde 6,3, yüzde 0,6 ve yüzde 0,4 artış gösterdi. Kakaonun ton fiyatı ise yüzde 7,1 artışla haftayı kapattı.
Ev alacaklar için kötü haber! 15 kat artacak!