Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’nde Savcıya Yönelik Suikast İddiasıyla Davada Ara Karar

Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Cumhuriyet savcısına yönelik suikast hazırlığı ve örgüt iddialarına ilişkin deliller ele alındı. Mahkeme, bazı sanıkların tahliyesine karar verirken, dosyada adı geçen lider konumundaki şüphelinin tutukluluğunun sürdürülmesine hükmetti.

Duruşmaya, tutuklu sanıkların yanı sıra bazı tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları katıldı. Salon çevresinde kolluk güçleri tarafından yoğun güvenlik önlemleri alındı.

Müşteki ve savunma beyanları

Müşteki tarafın avukatları, savcının hedef alınmasının yalnızca kişisel bir tehdit olmadığını, yargı kurumlarına yönelik organize bir saldırı hazırlığı olduğunu vurguladı. Müşteki taraf, sanıkların iletişim ve paylaşımlarına dayalı delillerin bulunduğunu, bazı kişisel bilgilerin hedef kişiye ve ailesine ulaştırıldığını belirterek tutuklu olmayanların da cezaevine gönderilmesini talep etti.

Duruşma savcısı ise mevcut deliller ışığında tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını istedi. Savunma tarafı ise aleyhteki iddiaları reddederek örgütlenme iddialarının gerçeği yansıtmadığını savundu.

Mahkemenin ara kararı

• Dosyada lider konumunda gösterilen bir sanığın tutukluluğunun devamına karar verildi.
• Diğer beş sanığın tahliyesine hükmedildi; bazı sanıklar hakkında adli kontrol tedbiri uygulandı.
• Bir sanık için konutu terk etmeme ve yurt dışına çıkış yasağı; diğer bazı sanıklar içinse yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol kararı verildi.
• Duruşma, eksik hususların tamamlanması için ertelendi.

İddianamenin öne çıkardıkları

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, soruşturmayı yürüten savcının yürüttüğü dosya kapsamında bazı şüphelilerin tutukluların salıverilmesini sağlamak amacıyla savcıyı tehdit ettikleri iddia ediliyor. İddianamede, söz konusu tehdidin organize bir yapı tarafından planlandığı, örgütün lojistik ve teknik imkânlara sahip olduğu, kamu kurumlarıyla irtibatlı olabileceği belirtiliyor.

İddianamede öne çıkan tespitler arasında şu noktalar yer alıyor:

• Örgüt üyelerinin Telegram ve WhatsApp benzeri uygulamalar üzerinden iletişim kurduğu, dijital materyal incelemelerinde bazı veri silme işlemlerine rastlandığı.
• Örgütün tabanca ve benzeri ateşli silahlara erişimi olabileceği ve bazı üyelerin teknik destek sağlayabildiği iddiası.
• Örgüt yapısında lider, yöneticiler ve çeşitli sorumluluklar biçiminde roller olduğu; bu roller çerçevesinde talimatlar, hukuki işler ve çıkar temelli faaliyetler yürütüldüğü iddiası.

İddianameye göre suçlamalar

İddianamede, örgütün lider ve yöneticileri ile diğer üyeler hakkında; kamu görevlisine yönelik tasarlayarak öldürmeye teşebbüs, silahlı suç örgütü kurma, yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs, tehdit, özel hayatın gizliliğini ihlal etme, kişisel verileri hukuka aykırı edinme veya yayma, ruhsatsız silah bulundurma gibi çok sayıda suçtan cezalandırılmaları talep ediliyor. Ceza istemleri, suçların niteliğine göre toplamda uzun süreli hapis cezalarını kapsayabilecek şekilde düzenlenmiş durumda.

Duruşmadaki beyanlar ve iddianamedeki delillerin tamamının değerlendirilmesi için mahkeme süreci devam edecek.