NATO Parlamenter Asamblesi’ne Sunulan Rapor Tartışma Yarattı
Bir NATO Parlamenter Asamblesi raporu, İran’a yönelik sert ifadeler içermesi ve bölgesel güvenlik yaklaşımı önerileri nedeniyle geniş yankı uyandırdı. Raporda NATO’nun Ortadoğu’daki etkinliğinin artırılması, Körfez ülkeleriyle entegrasyonun güçlendirilmesi ve Türkiye’nin süreçte daha aktif rol alması gerektiği vurgulandı. Raporun sunulması sonrası hazırlık ve onay süreçleriyle ilgili bir açıklama yapıldı.
Raporun hazırlanma ve onay süreci
Raporun revizyon ve onay aşamalarının yürütüldüğü; metnin içeriğinin ise önceki raportör tarafından belirlendiği belirtildi. NATO Parlamenter Asamblesi belgelerinin, raportörlerin şahsi görüşlerini yansıtmadığı; Sekretarya eşliğinde NATO kararları, önceki belgeler ve uzman katkıları doğrultusunda kolektif bir çalışma sonucu hazırlandığı ifade edildi. Hazırlık sürecinde NATO’nun 2022 Stratejik Konsepti ile 2023 Vilnius ve 2024 Washington zirvelerinde alınan kararların esas alındığı kaydedildi.
Siyasi bağlam ve iletişim
Açıklamada, raporun içeriğinin ülke dış politikasının bazı unsurlarıyla örtüşse de bunun meclis veya devletin kurumsal iradesiyle doğrudan eş tutulmasının doğru olmadığı vurgulandı. Ayrıca, rapor metninin şekillenmesinde yürütülen danışma süreçleri ve oylama mekanizmalarının etkili olduğu belirtildi; dış politikayı belirleme yetkisinin TBMM ve yürütme organlarında olduğu hatırlatıldı.
Raporun temel tutumları ve önerileri
Raporun değerlendirme ve sonuç bölümüne, uluslararası toplumun önceliğinin İran ile diyalog kanallarının korunması ve nükleer diplomasinin sürdürülebilir olması gerektiğine dair ilkesel bir yaklaşımın yansıtıldığı bildirildi. Buna ek olarak rapora dahil edilen ana unsurlar şunlar:
- İran’ın barış ve istikrara katkı sağlayacak politikalar yönlendirilmesi gerektiği,
- İran ile Körfez ülkeleri arasındaki ihtilafların öncelikle diyalogla çözüme kavuşturulması,
- İstanbul İşbirliği İnisiyatifi (ICI) ve Akdeniz Diyaloğu gibi çok taraflı girişimlerin güçlendirilmesi,
- Suriye, Lübnan ve Irak gibi ülkelerde devlet kurumlarının kurumsallaşmasına destek sağlanması.
Kabul ve tartışma süreçleri
Söz konusu rapor, Eylül ayında İspanya’da gerçekleştirilen GSM toplantısında kabul edilerek resmî bir NATO Parlamenter Asamblesi belgesi haline geldi. Sonraki aşamalarda, Ekim’de Slovenya’da yapılan toplantılarda raporun özellikle İran bağlamındaki maddeleri çerçevesinde değerlendirmeleri sürdürüldü.
Dezenformasyon iddialarına yanıt
Bazı haberlerde raporun taraflı veya belirli bir ülke lehine olduğu iddia edilse de, toplantılarda Gazze’deki insani durumun gündeme getirildiği, sivillerin hedef alınmasının kınandığı ve iki devletli çözüm çağrılarına dikkat çekildiği belirtildi. Ayrıca uluslararası görüşlerin, sivillerin korunması ve çatışmaların sonlandırılması yönünde yoğunlaştığı kaydedildi.
Sonuç olarak raporun NATO Parlamenter Asamblesi tarafından kolektif bir belge olarak hazırlandığı, tek bir milletvekili, siyasi parti ya da ulusal kurumun münhasır görüşünü temsil etmediği vurgulandı.