Bahçeli: Türkiye, Rusya ve Çin Arasında Dengeli İşbirliği Önerisi

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son dönemde gündeme getirdiği Türkiye-Rusya-Çin (TRÇ) işbirliği önerisini parti içindeki yetkililerle değerlendirdi ve bölgesel güvenlik ile küresel dengelere ilişkin görüşlerini paylaştı.

Uluslararası Sistemde Süregelen Kargaşa

Soğuk Savaş sonrasındaki dönemde beklenen istikrarlı ve hukuka dayalı yeni dünya düzeninin kurulamadığını belirten Bahçeli, bölgesel çatışmalar, insani krizler ve göç hareketlerinin hız kesmediğini vurguladı. Uluslararası sistemin bugün hâlâ anarşik ve kaotik bir yapıya sahip olduğunu, bunun da küresel barış ve güvenliği tehdit ettiğini ifade etti.

Gazze ve Bölgesel Tansiyon

Gazze’de yaşanan insani krizlerin, bölgedeki gerilimin güncel ve dramatik örnekleri olduğunu söyledi. İsrail yönetiminin bölgedeki operasyonlarının sadece yerel değil, çevre devletler açısından da tehlike yarattığını belirtti. Ayrıca bazı aktörlerin bölgedeki saldırgan tutumlarının sivil ve devlet kurumlarına yönelik tehditleri artırdığını dile getirdi.

Suriye’deki Değişim ve Dış Müdahaleler

Suriye’de yönetim değişimi yaşayan bir süreç olduğunu, halkın önemli bir kesiminin bu dönüşümü olumlu karşıladığını anlattı. Yeni rejimin demokrasi ve birlik vurgusuna rağmen dış müdahaleler ve bölgesel aktörlerin oyunlarının Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve istikrarını zayıflattığını belirtti. Kuzeydoğu Suriye’de farklı güçlerin etkisinden söz ederek, dış müdahalelerin bölgedeki huzuru tehdit ettiğini kaydetti.

Terör, Bölgesel Güvenlik ve Türkiye

Bazı güçlerin terör unsurlarını kışkırtma yoluyla bölgedeki istikrarı bozduğunu, bunun ise Türkiye’nin milli güvenliği ve sınır güvenliği açısından ciddi bir risk teşkil ettiğini ifade etti. Türkiye’nin geçmişteki güvenlik operasyonları ve bölgedeki müdahaleleriyle bu tehditlere cevap verdiğini hatırlattı.

Rusya-Ukrayna Savaşı ve Türkiye’nin Rolü

Türkiye’nin hem Rusya hem de Ukrayna ile yakın ilişkileri bulunduğunu, bu nedenle savaşın bir an önce sona ermesini arzu ettiğini belirtti. Türkiye’nin barış için attığı diplomatik adımların bilindiğini, ancak küresel sistemin bugünkü haliyle umudu sınırladığını söyledi.

Çok Boyutlu Dış Politika Gerekliliği

Türkiye’nin artık tek yönlü bir dış politika anlayışını aştığını, Doğu ve Batı ile dengeli ilişkiler kurma gereğinin ortaya çıktığını vurguladı. Dünya ekonomisinin üretim merkezinin Batı’dan Doğu’ya kaydığına dikkat çekerek, Avrasya coğrafyasının stratejik önemine işaret etti.

Neden Türkiye–Rusya–Çin İşbirliği?

Avrasya’nın jeopolitik merkezi ve Hazar Havzası’nın enerji nakil yolları açısından kritik olduğunu belirten Bahçeli, bölgesel istikrar için Türkiye, Rusya ve Çin arasında eşitlikçi bir ortaklığın fayda sağlayabileceğini öne sürdü. Bu tür bir işbirliğinin, Bağımsız Devletler Topluluğu, Şanghay İşbirliği Örgütü ve Türk Devletleri Teşkilatı gibi bölgesel yapılarla uyum içinde çalışarak yeni bir denge oluşturabileceğini ifade etti.

Eşit Paydaşlık ve Avrasya’da Yeni Düzen Arayışı

Bahçeli’ye göre Avrasya’da kalıcı barış ve refahın temeli, devletlerin egemen eşitliğine ve hukukun üstünlüğüne dayalı çok taraflı işbirliğidir. Bu çerçevede hiçbir ülkenin diğerinin etki alanına indirilmemesi, siyasi istişare ve ekonomik işbirliğinin öncelikli olması gerektiğini savundu. Güvenlik ortamının bozulması halinde bu işbirliğinin aynı zamanda bir savunma boyutu kazanabileceğini de ekledi.

Türkiye’nin Dengeli Duruşu

Türkiye’nin NATO üyeliğinin stratejik önemini kabul etmekle birlikte, müttefiklerinden beklenen hassasiyet gösterilmediğinde Ankara’nın her iki yönü de dengeli şekilde gözetmesi gerektiğini belirtti. Tarihsel vizyon gereği Türkiye’nin hem Doğu’ya hem Batı’ya bakabilecek bir siyaseti sürdürmesinin zamanının geldiğini ifade etti.

Bu değerlendirmeler ışığında Bahçeli, Avrasya’da ortak dayanışmayı ve eşit paydaşlığı esas alan yeni bir işbirliği modelinin önemini vurguladı.