İşçinin zam teklifini ‘korkutularak’ kabul ettiği öne sürüldü
Kamuda çalışan 600 binden fazla işçinin 2025-2026 zam dönemini kapsayan Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) imzalandı. Daha iyi bir zam almak umudunu yitiren işçiler, iktidarın zam teklifini kabul etmeye zorlandılar. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, “Bu dosyayı kapattık, sıra memurlarda” diyerek sevinçle duyurdu. İmzaların hemen sonrasında ise ‘istifa’ çağrıları yükseldi.
Türk Harb-İş Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Hasan Atak, işçilerin zorla ikna edildiğini belirterek Türk-İş ve Hak-İş yöneticilerini istifaya davet etti.
Anlaşmaya göre, aylık brüt çıplak ücreti 42 bin liranın altında olan tüm işçilerin ücreti 42 bin liraya (günlük 1.400 TL) yükseltildi. 42 bin TL ve üstünde olanlara günlük 40 TL seyyanen zam yapılacak. İlk altı ay için yüzde 24 oransal zam uygulanacak. İkinci altı ayda 50 TL seyyanen zam verilerek üzerine yüzde 11 zam yapılacak. 2026 yılında ise yüzde 10+6 oransal zam uygulanacak ve tüm oransal zamlar enflasyonun altında kalırsa farkı ödenecek. İş gücüne göre işçilere yüzde 3-7 aralığında ilave prim zammı verilecek. Sözleşme dönem farkı zammı yüzde 3.68 olacak. Bu zamlar ile en düşük işçi maaşının ilk altı ayda net 51 bin 56 bin lira arasında, ikinci altı ayda ise 56 bin-61 bin TL arasında olacağı belirtildi.
YARDIMLARA DA AYNI ZAM
İşçiye sağlanan doğum, ölüm, evlenme, giyim yardımı, ek ödeme, yemek yardımı, birleştirilmiş sosyal yardım, hizmet zammı ve yol yardımı ile maktu prim, tazminat ödemelerine de ücret zamlarıyla aynı oranda zam yapılacaktır.
İşçi, bu zamma mecbur bırakıldı
Türk Harb-İş Eskişehir Şube Başkanı Hasan Atak, ilk teklifin çok gerisinde bir zam üzerinde anlaşıldığını, işçilerin korkutularak kötü teklife ‘evet’ demek zorunda bırakıldığını savundu. Atak, “İşçinin kararının sorulduğu toplantılarda çoğunluğun onaylamadığı teklif teslimiyetçi bir mantıkla ‘İmzalamazsak, hükümet ilave 1 lira vermeyecek. Tüm sözleşmeleri grev yasakları ile Yüksek Hakem Kuruluna götürecekler. O nedenle imzalamak zorundayız’ denilerek dayatmalarla protokol kabul ettirildi,” dedi. Atak, Türk-İş ve Hak-İş yöneticilerini istifaya davet etti.
Görüşmeler basına kapalı yürütüldü
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü’nü imzaladıklarını açıkladı. Işıkhan, “Müzakere süreci uzun bir zamana yayılmış durumda, nihayet belli bir noktaya geldik,” ifadelerini kullandı. Ayrıca Işıkhan, basına kapalı olmasıyla eleştirilen imza törenine ilişkin sosyal medya hesabından fotoğraflar paylaştı.
Pazar etiketleri 4 hanelere çıktı
Hayat pahalılığı her geçen gün artarken, vatandaşlar çarşı ve pazarda alışveriş yapmaktan kaçınır hale geldi. Artık meyve ve sebzeye bakmakla yetinen tüketiciler, yaşam standartlarının düşmesinden şikayet ediyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Faiz sebep, enflasyon sonuç” ifadesinden beri, halk “fiyat sebep, açlık sonuç” söylemine dönüştü. Yakın zamanda İzmir Alaçatı’da çekilen bir pazarda, kirazın kilogram fiyatı 1.000 TL, incirin ise 500 TL olduğu gözlemlendi.
HALKIN %82’Sİ DARDA
Para o kadar değersizleşti ki, pazarcının pos makinesi tezgahın en köşesine konulmuştu. Pazara büyük miktarlarda nakit para taşıyamayan vatandaşlar, kredi kartlarına yönelmek zorunda kaldı. Bu durum, Asal araştırmanın gerçekleştirdiği anket çalışmasına yansıdı. Anket sonuçlarına göre, ekonomik zorluk yaşamadığını belirtenlerin oranı yalnızca %9.5’te kalırken, %53’lük kesim zor geçindiğini, %29.4 ise geçim sıkıntısı nedeniyle borçlanmak zorunda kaldığını ifade etti. Vatandaşların yalnızca %4.2’si biriktirme yapabildi. Geri kalan %3.9’luk kısım ise soruya net bir yanıt vermedi. Anket sonuçları, toplumun %82.4’ünün geçim sıkıntısı çektiğini ortaya koydu.
YAZ GELDİ, FİYATLAR DÜŞMEDİ
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte, “yaz aylarında meyve ve sebzenin ucuzlayacağı” inancı da tarihe karışmış oldu. Çarşı ve pazardaki fiyatların yüksekliği, bu beklentiyi boşa çıkardı.
Yerli ve milli TOGG’da işçi kıyımı iddiası
Cem YILDIRIM
Bursa Gemlik’teki fabrikanın toplu işten çıkarmalarla gündeme geldiği bildirildi. Yaklaşık 200 çalışanın iş akdinin feshedildiği ifade edilirken, işçiler fabrikanın kapısından içeri alınmadıklarını ve yıllık izindeyken aldıkları bir telefonla işten çıkarıldıklarını aktardılar. CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk, “Yerli ve milli araç üretimi için işe alınan çalışanlar şimdi kapı önüne konuluyor, direnenler polis zoruyla dışarı çıkarılıyor, eşyalarını almak için bile fabrikanın içine girmelerine müsaade edilmiyor. TOGG’da büyük bir vicdansızlık yaşanıyor” diye belirtti.
İşçiler, çektikleri videolarında “9-10 yıllık tazminatımızı geride bırakıp yerli aracımız için buraya geldik, şimdi kapının önüne konulduk” şeklinde ifade ederken, Öztürk, “Otomotiv sektöründe bu kadar yeni bir firmada böyle erken bir dönemde yaşanan işten çıkarmalar, pek de hayra alamet değil” dedi.
Denizli’de hafta sonu tatili için gittiği gölette boğuldu
Denizli’nin Buldan ilçesindeki Dımbazlar Göleti’nde meydana gelen olayda, İbrahim Kayaaslan’ın gölete düşmesinin ardından kaybolması üzerine arama çalışmaları başlatıldı.
Alınan bilgilere göre, yaklaşık 4 saat süren arama kurtarma faaliyetleri sonucunda, Kayaaslan’ın cansız bedenine ulaşıldı. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı su altı arama kurtarma ekipleri, Kayaaslan’ın bedenini sudan çıkararak olay yerindeki çalışmaları tamamladı.
Cansız beden, otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu Denizli Bölge Başkanlığı morguna götürüldü. Olayın duyulmasıyla birlikte, Kayaaslan’ın yakınları bölgede büyük bir yas tutmaya başladı.
Dün, hafta sonu tatili için Dımbazlar Göleti’ne giden İbrahim ve Samime Kayaaslan çifti, bir süre sonra talihsiz bir olayla karşılaştı. İbrahim Kayaaslan, gölete düştü. Eşinin çırpınışlarını gören Samime Kayaaslan, onu kurtarmak amacıyla suya atladı.
Çevredeki balıkçılar tarafından sudan çıkarılan Samime Kayaaslan, Buldan Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. İbrahim Kayaaslan’ı bulmak için Denizli Büyükşehir Belediyesi su altı arama kurtarma ekipleri tarafından kapsamlı bir arama çalışması başlatıldı.
*Haberin ilk fotoğrafı AA tarafından servis edilmiştir.
Ankara’da sağanak yağış sele neden oldu
Ankara çevresindeki ilçelerde akşam saatlerinde başlayan yoğun yağış, bölgede sele yol açtı.
İHA’nın bildirdiğine göre; Sincan, Beypazarı ve Haymana ilçelerinde meydana gelen sağanak ve fırtına, günlük yaşamı olumsuz etkiledi. Akşam saatlerinde aniden oluşan fırtına ve sağanak nedeniyle bazı cadde ve sokaklarda su baskınları yaşandı.
Şiddetli yağış, cadde ve sokaklarda su birikintilerinin oluşmasını sağladı.
*Haberin fotoğrafları AA tarafından sağlanmıştır.
03:49
News
