Kanal İstanbul Bölgesindeki Konut İhaleleri Tartışma Yarattı: Sazlıbosna Sözleşmeleri ve Yüksek Bedeller
Kamuoyunun ve uzmanların itirazlarına rağmen Kanal İstanbul projesi kapsamında açılan konut ihaleleri, bölgedeki kamu kaynaklarının kullanımına ilişkin yeni tartışmalar doğurdu. Projeyle bağlantılı sosyal konut olarak sunulan ihalelerin bazı ortaklıklar aracılığıyla önemli gelirler sağladığı bildiriliyor.
Sazlıbosna’da 846 konutluk ihale sonuçlandı
Sazlıbosna Mevkii’nde, 17. bölge 1. etap kapsamındaki 846 konut ile bir aile sağlığı merkezi ve bir caminin inşaatı ihalesi sonuçlandı. İhaleyi Öz-Er-Ka ile Endülüs Altyapı İnşaat ortaklığı kazandı ve taraflar 17 Eylül 2025 tarihinde 1 milyar 675 milyon TL tutarında sözleşme imzaladı. Proje kapsamında inşaatın yaklaşık 600 günde tamamlanması planlanıyor.
Kısa sürede gelen yüksek tutarlı sözleşmeler
Kurum kayıtlarına göre, aynı ortaklık 4 Eylül’de sonuçlanan 17. bölge 3. etap 1.054 konut ihalesini de kazanmış; bu sözleşmenin bedeli 2 milyar 69 milyon 400 bin TL olarak kaydedilmişti. İki ihalenin ardından ilgili şirket ortaklığının kasasına 13 gün içinde toplamda yaklaşık 3 milyar 744 milyon 400 bin TL girmiş oldu.
Şirket geçmişi ve alınan ihaleler
Öz-Er-Ka ve Endülüs ortaklığının, Kanal İstanbul bölgesinde üstlendiği işleri büyüttüğü ve ilgili firmalardan Öz-Er-Ka’nın 2018’den bu yana toplamda 10 milyar TL’nin üzerinde kamu ihaleleri aldığı belirtiliyor. İhale alan şirket sahiplerinin siyasi geçmişleri ve yakınlığı, şeffaflık ve liyakat tartışmalarını alevlendirdi.
Şeffaflık ve hesap verebilirlik çağrıları
İktidarın “sosyal konut” gerekçesiyle yürüttüğü projelerde ihalelerin nasıl dağıtıldığı, ihale süreçlerinin denetimi ve kamunun kaynaklarının kullanımına ilişkin soru işaretleri oluşturuyor. Uzmanlar ve muhalif görüşler, benzer büyük projelerde şeffaf süreçler, bağımsız denetim ve kamusal yararın gözetilmesi gerektiğini vurguluyor.
Gelişmeler, proje takibi ve ihalelerin kamuya etkileri hakkında daha fazla bilgi edinilmesini gerekli kılıyor; bölgede yürütülecek inşaatlar ve sözleşme uygulamaları ilerleyen dönemde kamuoyunun gündeminde olmaya devam edecek.