41,2870$% 0,26
48,5741€% 0,45
56,0955£% 0,32
4.848,63%0,54
3.653,92%0,49
10.484,24%0,33
09 Eylül 2025 Salı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan incelemeler sonucunda, DEAŞ Silahlı Terör Örgütü ile bağlantısı olduğu belirlenen ve Türkiye için tehdit oluşturan 10 yabancı terörist tespit edildi. Bu şahısların çatışma bölgeleriyle irtibatlı oldukları bilgisi alındı. Ayrıca, DEAŞ yanlısı sosyal medya paylaşımlarında bulunan ve örgütün güncel propaganda faaliyetlerine katıldığı belirlenen 9 kişi de tespit edildi.
19 şahsın yakalanması için İstanbul’un 12 ilçesinde 21 adrese yönelik operasyon gerçekleştirildi.
Yapılan operasyon neticesinde 19 şüpheli gözaltına alındı.
Haberin Devamı
Dünyanın en değerli baharatı olarak bilinen safranın gramı 250 liradan kilosu ise 250 bin liradan alıcı buluyor. İran’ın belli başlı bölgelerinde, Hindistan’ın Keşmir bölgesinde ve Türkiye’de Safranbolu’da az miktarda yetiştirilebilen birçok hastalığa şifa olan safran, kadınlarda adet sancısı azaltıcı, göz sağlığına destekleyici ve kalp damar sistemini de dengeleyip düzenleyici etkileriyle biliniyor.
Binlerce safran çiçeğinin üzerinde bulunan kırmızı tepecikler sabahın erken saatlerinde tek tek elle toplanarak aroması ve rengini vermesi için kurumaya bırakılıyor. Safranın fiyatının yüksek olması sahtelerinin üretilmesine neden oldu. Sahte safranlar mısır püskülleri boyanarak ‘safran’ görünümü verilerek elde ediliyor. Mısır püskülleri safran boyutunda kesilen mısır püskülleri gıda boyası ile boyanarak ve saf safran gibi satışa sunuluyor. Sivas’ta 26 yıldır aktar Serdar Yerliyurt, gerçek safran ve sahtesinin yapıldığı mısır püskülünü gösterip, mısır püskülünün nasıl sahte safrana dönüştürüldüğünü anlattı.
Haberin Devamı
“SUDA ERİYORSA SAFRAN ERİMİYORSA MISIR PÜSKÜLÜ”
Aktar Serdar Yerliyurt, gerçek safran ve sahtesinin yapıldığı mısır püskülünü göstererek, sahte ve gerçek safranın suya atılarak ayır edilebileceğini belirtip, “Piyasada safran diye satılan sayısız ürün var. Safranın sahtesini üretmek için mısır püskülü kullanılıyor, gıda boyası ile boyuyorlar, kokusunu verip safran diye satıyorlar. Safranın kilosu çok pahalı olduğundan insanları kandırmak için böylesi bir şey yaparlar. Gerçek safran İran’da yetişir, safran binlerce çiçekten tane tane toplanır ve kurutulur. Hacmi küçük olduğu için de pahalılığı meydana gelir. Safran antioksidan olduğu için insan vücudunun hastalıkları yenmesinde fayda sağlar.
Haberin Devamı
Özellikle kadınlara adet döneminde sancılara karşı kolaylık sağlar. Ayrıca ülkemizde de Safranbolu’da yetişen safran da yemeklerde İran’dan getirtmiş olduğumuz safranın gramı 250 liradan satılıyor, kilogram fiyatı ise 250 bin liradan alıcı buluyor. Safran sadece yemeklerde değil kimi zaman da yazı yazmak için boya yapımında kullanılır. Safranın gerçek olup olmadığını ayırt edebileceğimiz en büyük özelliklerden birisi, suya attığımız zaman kendisi erir ve rengini verip suda yok olur ancak mısır püskülünden yapılan sahte safran boyayı verir ancak eriyip yok olmaz. Gerçek olup olmadığı da bu şekilde ayırt edilebilir” dedi.
Haberin Devamı
Dijital bankacılık, hızlı ve pratik işlemleri sayesinde günlük yaşamımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Fatura ödemeleri, para transferleri ve hatta kredi başvuruları artık saniyeler içinde gerçekleştirilebiliyor. Ancak bu kolaylık, bazı ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Son zamanlarda, özellikle kredi kartı limitlerinin hızla artırılması üzerinden gerçekleştirilen dolandırıcılık vakaları, birçok kişinin mağdur olmasına neden olmaktadır.
Bu durum, borç batağına düşen bireylerin dolandırıcılarla mücadele ederken, haklarını aramak için uzun ve zorlu hukuki süreçlere girmelerine yol açıyor. Avukat, mağdurlara yaşadıkları bu sıkıntılı süreçte nasıl hareket etmeleri gerektiğini aktarıyor.
Hızla Borç Batağına Sürüklenme
İstanbul’da yaşayan Z.A., kredi kartı limitinin hızlı bir şekilde artırılması ve paralarının çekilmesiyle büyük bir şok yaşadı. “İnternette bir siteye giriş yapıyormuşum gibi düşündüm; fakat aslında sahte bir siteye girdim. Kredi kartı bilgilerimi girmemle her şey oldu,” diyerek yaşadığı dolandırıcılık deneyimini paylaştı.
Z.A., otobüse binmeden önce kartına para yüklemek isterken, kendisini bir anda borç batağının içinde bulduğunu anlattı. “İlk önce kredi kartı limitimin talebim üzerine artırıldığına dair mesaj aldım. Limitim 50 bin liradan 400 bin liraya çıkarılmış. Sonrasında, kartımdan alışveriş yapıldığına dair bildirimler gelmeye başladı,” şeklinde sözlerine devam etti.
Bankaya ulaşmaya çalıştığında, dolandırıcılığın devam ettiğini fark ettiğini iletti. “Müşteri hizmetlerine bağlanana kadar kartımdan sürekli para çekiliyordu.” dedi.
Dolandırıcılığa uğrayan Z.A., müşteri hizmetlerinden istediği yardımı alamayınca güven bulunduğu yeri ziyaret etti. Burada da aynı yanıtlara maruz kaldığını belirterek, durumu yasal yollara taşımaktan başka çare bulamadığını ifade etti. Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuruda bulunmasıyla birlikte, altı ay içinde alacağını geri aldı.
Dolandırıcılıkla İlgili Hukuki Süreçler
Kredi kartları üzerinden gerçekleşen dolandırıcılıklar, Türk Ceza Kanunu’nda “dolandırıcılık suçu” olarak tanımlanmıştır. Hileli davranışlarla bir kişiyi aldatıp zarar sağlamanın 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile sonuçlanabileceği aktarılıyor.
Avukat, dolandırıcılığın bu tür eylemlerinin zaman aşımına uğramayacağını belirterek mağdurların hak arama süreleri hakkında bilgi veriyor. “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’a göre, hakların 10 yıl içerisinde aranması gerektiği açıkça belirtilmiştir,” diyor.
Buna ek olarak, banka müvekkillerinin güvenilir bir şekilde işlem yapmaları için gerekli önlemleri almak zorunda olduğunu, dolandırıcılığa uğrayanların ise mevcut zararlarını tazmin etmek için derhal bankaya başvurmaları gerektiğini vurguluyor.
Vatandaşlara Önemli Uyarılar
Vatandaşların, müşteri bilgilerini asla başkalarıyla paylaşmamaları gerektiğini belirten avukat, dolandırıcılık girişimlerine karşı dikkatli olmalarını öneriyor. Dolandırıcıların genellikle müşteri güvenini kazanarak hızlı sonuç almayı hedeflediği, bu nedenle kullanıcıların çağrılara yanıt vermeden önce bankalarına kendi kanalları aracılığıyla ulaşmaları gerektiği vurgulanıyor.
Özellikle, bilinmeyen SMS şifrelerini paylaşmamaları gerektiği ve işlemlerini yalnızca resmi bankacılık uygulamaları üzerinden gerçekleştirmeleri gerektiği hatırlatılıyor.
Olay, 7 Eylül akşamı Yunus Emre Caddesi’ndeki bir parkta gerçekleşti. Edinilen bilgilere göre, 15 yaşındaki bir genç, yaşıtlarından biri tarafından bilinmeyen bir sebepten dolayı bıçaklı saldırıya uğradı.
Çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Vücudunun farklı yerlerinden bıçaklanarak ağır yaralanan genç, hastaneye kaldırıldı ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Şüphelinin emniyetteki işlemleri tamamlandıktan sonra adliyeye sevk edileceği öğrenildi. Arkadaşları tarafından cinayetinin ‘kız meselesi’ yüzünden işlendiği iddia edildi.
Hayatını kaybeden gencin ise bugün Pursaklar’da toprağa verileceği belirtildi. Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
BİR AY İÇERİSİNDEKİ İKİNCİ BENZER OLAY
Ankara’nın Keçiören ilçesinde geçen ay meydana gelen bir başka olayda da 21 yaşındaki bir birey, 18 yaşının altındaki çocukların dahil olduğu bıçaklı saldırıda hayatını kaybetmişti.
Başakşehir’de bir alışveriş merkezinde bulunan bir mağaza, iş yerinde satışı yapılan ürünlerin parasının şirket hesabı yerine başka bir hesaba aktarıldığı iddiasıyla polise başvuruda bulundu. Dolandırıcılık bürosu, konuyla ilgili olarak mağaza müdürünün, geçtiğimiz Nisan ayından bu yana mağazada satılan ürünlerin gelirini kendi hesabına aktardığını belirledi.
Şüpheli, toplamda 2 milyon 500 bin lirayı kendi hesabına geçirerek dolandırıcılık yaptı. Gözaltına alınan müdür, Asayiş Şube Müdürlüğü’ne getirildi ve burada yapılan işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi. Mahkemece tutuklanan şüpheli, cezaevine gönderildi.