40,7086$% 0.17
47,4348€% -0.19
54,7910£% 0.05
4.441,13%0,38
3.397,30%0,06
10.972,63%0,15
09 Ağustos 2025 Cumartesi
Her yıl “Turunçgil Kesim ve İhraç Tarihlerini Belirleme Komisyonu” tarafından belirlenen kesim ve ihraç izinlerinde bu sene farklar gözlemleniyor. Kış aylarında kilosu 5 liraya kadar düşen limon fiyatları, zirai don olayları ve havaların ısınmasıyla birlikte marketlerde kilogram başına 150 lirayı geride bıraktı.
Yaz mevsiminde havaların sıcak gitmesiyle birlikte erkenci limon hasat olgunluğuna ulaştı ve hasat süreci başladı. Şu an itibarıyla Adana’da yaklaşık 300 bin dönümlük bir alanda üretim yapılmakta ve bu yıl 380 bin ton civarında bir rekolte bekleniyor. Mayer cinsi limonların bahçedeki fiyatları 20 ile 40 lira arasında, halde ise 50-60 lira arasında işlem görmekte.
Hasat sırasında açıklamalarda bulunan Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, zirai don nedeniyle rekoltenin yüzde 40 oranında düştüğünü belirtti. “Türkiye’nin narenciye üretiminin yüzde 40’ı Adana’dan sağlanıyor. Bu yıl zirai don limon üzerinde büyük bir etki yarattı. Geçen yılın Ağustos başında hasada başladık, bu yıl da aynı zamanda hasada geçtik” dedi. Geçen yıl 641 bin ton limon rekoltesi varken, bu yıl 380 bin tonluk bir bekleyişin olduğunu vurguladı.
Doğan ayrıca, ülke genelindeki depolarda sadece 2 haftalık limonun kaldığını ve bu durumun fiyatların 150 lirayı geçmesine neden olduğunu belirtti. “Şu an depolarda 2 haftalık limon bulunmakta. Bu yüzden fiyatlar 150-170 lira arasında değişiyor” ifadelerini kullandı.
Doğan, “Turunçgil Kesim ve İhraç Tarihlerini Belirleme Komisyonu, geçtiğimiz yıl Eylül’ün 17’si için kesim izni vermişti. Fakat o tarihi beklersek, piyasada limon kalmayacak. Şu anda limonun bahçede kilogram fiyatı çeşitine göre 20 ile 40 lira arasında değişiyor” şeklinde konuştu.
Öte yandan, Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, rekolte azlığından dolayı limon fiyatlarının bu yıl önemli ölçüde düşmesini beklemediklerini ve fiyatların sezon boyunca bu seviyelerde kalacağını öngördüklerini belirtti.
Limon üreticisi Ramazan Şanlı, fiyatların iyi olduğunu ancak zirai don yüzünden rekoltenin düşük kaldığını ifade etti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Ankara İl Müdürlüğü ekipleri, ihbar üzerine Etimesgut Yapracık Mahallesi’ndeki maden sahasında detaylı inceleme ve denetim yaptı.
Yapılan denetimler sonucunda, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen kurallara aykırı olarak rehabilite edilmesi gereken maden sahasına usulsüz dolgu yapıldığı tespit edildi.
Yasa dışı şekilde yapılan dolgu işlemi, yaklaşık 15 metre yüksekliğe ulaşmış durumda. Ekiplerin denetim süresince bölgeye kamyonlarla tehlikesiz atıkların boşaltıldığı kaydedildi. Bu durum uhdesinde, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne Çevre Kanunu gereğince 7 milyon 479 bin TL idari ceza kesildi.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Marmaray hattında, Güzelyalı ve Darıca duraklarında, yaklaşık bir saat arayla intihar vakaları meydana geldi.
Gebze-Halkalı yönünde ilerleyen bir trenin önüne, Güzelyalı durağında bir kişi köprüden atlayarak hayatını kaybetti. Vagonun altında kalan kişinin cansız bedeninin çıkarılması için tren seferleri durduruldu. Marmaray’ın resmi açıklamasında, “Güzelyalı istasyonunda yaşanan üzücü olay nedeniyle Aydıntepe-Kaynarca istasyonları arasında trenlerimiz tek hat üzerinden işletilmektedir. Marmaray seferleri gecikmeli olarak devam etmektedir.” denildi.
Güzelyalı’daki intihar olayından yaklaşık bir saat sonra, Darıca durağında da bir kişi raylara atlayarak yaşamına son verdi. Bu olaylar nedeniyle tren seferlerinde aksaklıklar yaşanmıştır. Marmaray, Darıca istasyonunda yaşanan olayla ilgili, “Marmaray Darıca istasyonunda meydana gelen üzücü olay nedeniyle Gebze-Darıca istasyonları arasında trenlerimiz tek hat üzerinden işletilmektedir. Marmaray seferleri gecikmeli olarak yapılmaktadır.” şeklinde bilgi verdi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) 38. Olağan Mali Genel Kurulu, 40. Yıl Gala Yemeği ve 4. Ustalara Saygı Ödül Töreni; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, DEİK Başkanı Nail Olpak ile Türkiye’nin önde gelen sanayici ve iş dünyası temsilcilerinin katılımıyla İstanbul Swissôtel The Bosphorus’ta yapıldı.
Etkinliğe, Türkiye’nin önde gelen sanayici, iş insanı ve ihracatçı firmalarının yöneticilerinden oluşan yaklaşık 500 DEİK üyesi katılmıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması ve “Ustalara Saygı” ödül töreninin gerçekleştiği salonun, branda ile ikiye bölünmesi dikkat çekti. Bir bölüm “protokol kartı” taşıyan davetlilere, diğer bölüm ise daha geniş bir katılımcı grubuna ayrıldı.
İş insanları bu oturma düzeninin kendilerini ve temsil ettikleri kurumları küçük düşürdüğünü ifade ettiler. DEİK’e 20 yılı aşkın süredir üye olan ve geçmişte iş konseyi başkanlığı yapmış bazı kişiler tepkilerini şu şekilde aktardı:
“Bu oturma düzeni, kurumumuzun ve şahsımızın itibarını zedeledi. Salonu setle ayırmak ne anlama geliyor? Burada bulunanlar rastgele kişiler değil; Türkiye’nin üretimine, ihracatına ve istihdamına katkı sağlayan, Cumhurbaşkanımızın ekonomi politikalarına destek veren, her kriz ve afet döneminde elini taşın altına koyan saygın insanlardır. Bu salonda tanınmayan kişilerin bulunması mümkün değildir. Bu yapılan saygısızlıktır.”
Katılımcılar, DEİK yönetimini “40 yıl öncesinden kalma, katı ve hiyerarşik bir protokol anlayışını sürdürmekle” eleştirdiler. Bazı iş insanları, “Az sayıda davetlinin olduğu etkinliklerde bile bakanlarla yüz yüze görüşme fırsatı bulamıyoruz. Yemekli organizasyonlarda bakanlar, davetlilerden ayrı alanlarda ağırlanıyor. Konuşmalar biter bitmez VIP odalara geçiyorlar ve yalnızca belirli bir sayıda kişiyle görüşebiliyorlar. Oysa birçok ülkede bakanlar, iş insanlarıyla birlikte zaman geçirir, sorunları dinler ve not alır. Bizde ise bakanların hızlıca VIP odalara geçmesi alışılmış bir durum” şeklinde dert yandılar.
İş dünyası temsilcileri, DEİK’in misyonunun başarıya ulaşmasının; fırsat eşitliğinin sağlandığı, tüm katılımcıların devlet yetkilileri ile doğrudan ve rahat bir şekilde iletişim kurabildiği etkinliklerle mümkün olabileceğini vurguladılar. Bu tür organizasyonların sadece belirli bir grubun değil, tüm paydaşların sesini duyurabileceği ve katkı sunabileceği nitelikte olması gerektiği belirtildi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) 38. Olağan Mali Genel Kurulu, 40. Yıl Gala Yemeği ve 4. Ustalara Saygı Ödül Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, DEİK Başkanı Nail Olpak ile Türkiye’nin önde gelen sanayici ve iş dünyası temsilcilerinin katılımıyla İstanbul Swissôtel The Bosphorus’ta yapıldı.
Etkinliğe, Türkiye’nin önde gelen sanayici, iş insanı ve ihracatçı firmalarının yöneticilerinden oluşan yaklaşık 500 DEİK üyesi iştirak etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması ve “Ustalara Saygı” ödül töreninin yapıldığı salondaki branda ile ayrılma durumu dikkat çekti. Protokol kartı taşıyan davetlilerin bulunduğu bölüm ile diğer konukların geçişlerine izin verilmemesi dikkatlerden kaçmadı.
İş insanları, bu uygulamanın kendilerine ve temsil ettikleri kurumlara olan algıyı olumsuz etkilediğini belirtti. DEİK’e 20 yılı aşkın süredir üye olan ve geçmişte iş konseyi başkanlığı yapmış bazı isimler tepkilerini şu şekilde dile getirdi:
“Bu oturma düzeni, hem kurumumuzun hem de kişisel itibarımızın zedelenmesine yol açtı. Burada bulunanlar, Türkiye’nin üretimi, ihracatı ve istihdamına katkıda bulunmuş, Cumhurbaşkanımızın ekonomi politikalarını destekleyen, her kriz döneminde elini taşın altına koyan değerli insanlardır. Burada kim olduğu bilinmeyen rastgele kişiler yok. Bu bir saygısızlıktır ve büyük bir ayıptır.”
Katılımcılar, DEİK yönetimini “eski ve katı protokol anlayışını sürdürmekle” eleştirdi. Bazı iş insanları, “Daha az sayıda davetli olan programlarda bile bakanlarla yüz yüze görüşme imkanı bulamıyoruz. Yemekli etkinliklerde bakanlar, davetlilerden ayrı salonlarda ağırlanıyor. Konuşmaların hemen ardından VIP odalara geçiyorlar ve sadece sınırlı sayıda kişiyle görüşüyorlar. Oysa diğer ülkelerde bakanlar, iş insanlarıyla arasındaki mesafeyi düşürüp, sorunları dinleyip not alıyor. Bizde ise bakanlar konuşma bitince hızla VIP odalara geçiyor. Bakanları kimin sakladığını merak ediyoruz.” şeklinde ifade ettiler.
İş dünyası temsilcileri, DEİK’in misyonunun başarıya ulaşabilmesi için fırsat eşitliğinin sağlandığı ve tüm katılımcıların devlet yetkilileriyle direkt ve rahat bir temas kurabileceği organizasyonlarla gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı. Bu tür etkinliklerin sadece belirli bir grubun değil, tüm paydaşların sesini duyurabildiği ve katkı sağlayabildiği nitelikte olduğunun altı çizildi.