9 Eylül tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararı ile ‘büyükşehir belediyesi’ çatısı altında yer alan ve nüfusu 30 bini geçen ilçelerde bulunan esnafların götürü (basit) usul defter tutma olanağı kaldırıldı. ODEYECEKLERİ VERGİ VE MASRAFLAR ARTACAK. Söz konusu değişiklikle birlikte gerçek usulde vergilendirilecek meslekler sıralanırken, bu sınıfta yer alan mesleklerin muhasebe giderleri ve ödeyecekleri vergiler önemli oranda artırılacak. İşte yeni düzenlemeden etkilenecek meslekler:
Her türlü emtia imalatı ile uğraşanlar,
Her türlü emtia alım-satımı ile uğraşanlar (Münhasıran bir işyeri açmaksızın gezici olarak veya pazar takibi suretiyle perakende emtia alım-satımı ile uğraşanlar hariç),
İnşaat ile ilgili her türlü işlerle uğraşanlar,
Motorlu taşıtların her türlü bakım ve onarım işleriyle uğraşanlar,
Lokanta ve benzeri hizmet işletmelerini işletenler,
Eğlence ve istirahat yerlerini işletenler,
Şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunanlar.
İĞNEDEN İPLİĞE ZAM FURYASINI BAŞLATABİLİR. Uygulama sonucunda gerçek usul ile vergilendirilecek küçük esnafların yılda 3 geçici vergi ödemek zorunda kalması ve işletme defteri veya bilanço esasına göre defterler tutma zorunluluğu, maliyetlerin önemli ölçüde artmasına neden olacak. Ekonomistler, artan maliyetlerin doğrudan esnaflar tarafından sunulan ürün ve mal fiyatlarına yansıtılacağına dikkat çekerken, ilerleyen günlerde iğneden ipliğe birçok üründe zam furyasının başlaması bekleniyor.
Ceylanpınar, Türkiye’nin en büyük tarım işletmelerinden biri olarak geçen yıl yaklaşık 8 bin ton ürün elde ederken, bu yıl kuraklık koşulları nedeniyle üretim yaklaşık 4 bin ton seviyesinde kalmıştır. Bu durum, fiyatların 700 liraya kadar yükselmesinin temel sebeplerinden biri olarak belirtilmektedir.
KİLOGRAM FİYATI 700 LIRA OLDU
Üreticiler, akaryakıt, işçilik ve sulama giderlerindeki artışlar nedeniyle fiyatların 700 liraya ulaştığını ifade etmektedir. Geçen yıl 150-200 lira aralığında olan fiyatların bu sezonda 700 lira seviyesine çıkmasının, hem rekolte kaybı hem de girdi maliyetlerinden kaynaklandığı açıklanmıştır.
DOĞAL İŞLEME SÜRECİ SÜRÜYOR
Hasat sonrası ürünlerin kabuğundan ayrıştırılarak güneş ışığında doğal yolla kurutulduğu ve ısıl ya da kimyasal bir işlem uygulanmadığı bilgisine yer verilmektedir. Bu doğal işlem süreci, fıstığın piyasa kalitesinin korunmasına yardımcı olmaktadır.
BAKLAVACILARA ÇAĞRI YAPILDI
Sektörde geçen yıl yüksek rekolteye rağmen baklava fiyatlarının düşmediği hatırlatılmaktadır. Bu yıl kilogram fiyatının 700 lira olmasına rağmen, baklavacıların kendi kârlarından feragat ederek bu artışı tüketicilere yansıtmamaları için çağrıda bulunulmuştur. Tatlıya ulaşımın korunması amacıyla işletmelerin fiyatlarını sabit tutmaları gerektiği vurgulanmıştır.
TÜKETİCİ ETKİSİ VE PİYASA BEKLENTİLERİ
Fıstık fiyatının 700 lira olması, baklava gibi fıstık içeren ürünlerin maliyetlerini etkilemektedir. Sektörde, işletmelerin kâr marjlarını ayarlamaları ve alternatif iç malzemelere yönelme olasılığı değerlendirilmektedir. Nihai fiyatların, alınacak ticari kararlara bağlı olarak şekilleneceği ifade edilmektedir.
2026-2028 dönemlerini kapsayan Orta Vadeli Program ile tüm gayrimenkul kira sözleşmelerinin belirli bir standartta dijital platforma taşınması sağlanacak. Bu süreç, program dönemi içinde tamamlanacak.
Ekonomi yönetimi, kira artışlarını kontrol altına almayı ve kira piyasasında bir denetim mekanizması kurmayı hedefliyor. Böylece kayıt dışılığın önlenmesi ve şeffaflığın artırılması amaçlanıyor.
e-Kira Sözleşmeleri Yasal Olabilir
Programa göre, vergi kayıp ve kaçağının önlenmesi için gayrimenkullerin gerçek değerinin anlaşılmasını sağlayacak çalışmalar yapılacak. Ayrıca, kira sözleşmelerinin e-Devlet kapısı üzerinden güvenilir bir şekilde hazırlanmasını mümkün kılan e-Kira sözleşmesinin yaygınlaştırılacağı belirtiliyor.
Bu düzenlemeler, ilerleyen dönemlerde e-Kira sisteminin zorunlu hale gelmesine yol açabilir.
Enflasyon ve Gıda Güvenliği
2026 yılı büyüme hedefi yüzde 3,8 olarak belirlenirken, enflasyon ile mücadelede arz yönlü politikalara öncelik verileceği ifade ediliyor.
“Gıda fiyatlarının istikrarını ve gıda arz güvenliğini sağlamak için, arazinin verim kabiliyeti ile birlikte yağış ve sulama imkanları dikkate alınarak, stratejik tarım ürünlerinde hedef yeterlilik oranları belirlenecek ve üretim planlaması yapılacaktır.”
Tarımda üretim kapasitesinin artırılması, fiyat dalgalanmalarının önüne geçilmesi hedeflenmektedir.
Programda kayıt dışı ekonomiyle mücadele için teknolojik adımlar üzerinde duruluyor.
“Kayıt dışılıkla mücadele yapay zeka ve büyük veri gibi teknolojik imkanlarla desteklenen risk analiz faaliyetleri ile yürütülecektir. Vergi kaçakçılığı fiillerinin tespitine yönelik yapay zeka kullanılacak ve sahte belge kullanımının önlenmesi hedeflenecektir.”
Bu bağlamda RADAR Sistemi geliştirilecek ve denetim süreçleri yapay zeka destekli şekilde gerçekleştirilecektir.
TÜFE Baz Yılı Güncellenecek
Enflasyon hesaplamasında güvenilirliği artırmak amacıyla TÜFE baz yılı güncellenecek. Uluslararası standartlarla uyumlu sınıflama ve hesaplama yöntemleri ile ekonomik veriler daha sağlıklı bir şekilde takip edilecektir.
Dijitalleşme ve Şeffaflık Dönemi
Orta Vadeli Programın temel amacı, kira piyasasında dijitalleşmeyi sağlamak, vergi kayıplarını önlemek ve yapay zeka ile kayıt dışılıkla etkin şekilde mücadele etmektir. Program süresince e-Kira uygulamaları ve dijital denetim mekanizmaları, ekonomide şeffaflık adına önemli adımlar olarak öne çıkmaktadır.
Bir şirket tarafından yapılan son açıklamada, Stellantis Europe S.P.A ile anlaşma sağlandığı ve Stellantis markaları (FIAT, Opel, Citroën, Peugeot) için K9 modelinin hafif ticari araç ve Combi versiyonlarının çoklu enerji platformunda Türkiye’de üretim ve dağıtım hakkının Tofaş’a verildiği belirtildi. Ayrıca, üretilen araçlar ile yedek parçaların satış koşullarının belirlenmesine yönelik bir üretim sözleşmesi imzalandığı ifade edildi.
Toplamda 256 milyon euro yatırım ile 2026’nın üçüncü çeyreğinde hayata geçirilmesi planlanan proje, demonte araçlar (CKD) da dahil olmak üzere yıllık 150,000 adet üretim kapasitesine sahip olacak.
Proje kapsamında, yatırım faaliyetlerinin tamamlanmasının ardından 2034’ün son çeyreğine kadar, yaklaşık yüzde 80’lik bölümü Türkiye piyasasına yönelik olarak, CKD hariç, yaklaşık 660,000 adet araç üretilmesi hedefleniyor.
Geçtiğimiz hafta yurdunun büyük bölümünde etkili olan yağışlı hava, bu haftada aralıklarla devam edecek. Meteoroloji uzmanları, yağışların nedenleri ve etkileyeceği bölgeler hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Yüksek seviyelerde oluşan alçak basınç sisteminin neden olduğu bu yağışlı hava, özellikle Balkanlar ve Karadeniz üzerinden ülkemizi etkisi altına aldı.
Yağışların en çok İstanbul, Karadeniz Bölgesi ve İç Anadolu’da etkili olduğu belirtilirken, sistemin Doğu Anadolu’ya kaymaya başladığı bildirildi. Uzmanlar, hafta boyunca yağışların ülkenin farklı bölgelerinde devam edeceğini belirterek, vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyardı.
“Eylül ayı genellikle yaz mevsiminin etkilerinin sürdüğü, sıcaklıkların gündüzleri 20-25 derece, geceleri ise 14-21 derece arasında seyrettiği bir dönemdir” diyen Meteoroloji uzmanı, bu ayda yağışlı gün sayısının ortalama 3 ila 8 gün arasında değiştiğini vurguladı. Yağış miktarının eylül boyunca ise 40 ila 65 milimetre civarında olduğunu açıkladı. Bu yıl ise mevcut hava sistemlerinin etkisiyle ortalamanın üzerinde yağışların görülebileceği uyarısını yaptı.
Önümüzdeki günlerde, özellikle çarşamba ve perşembe günleri için kuvvetli yağışlar bekleniyor. Çarşamba günü, Doğu ve Orta Karadeniz haricinde ülkenin büyük bölümünde parçalı bulutlu ve güneşli bir havanın olacağı, perşembe günü ise Marmara’nın doğusu, İstanbul ve Batı Karadeniz’de kuvvetli yağışların görüleceği ifade edildi.
Çarşamba günü itibarıyla sıcaklıkların da 20 ila 28 derece arasında değişeceği belirtilirken, Batı Karadeniz ve Ege Bölgesi’nde sıcaklıkların 20 ila 34 derece arasında olacağı öngörülüyor. Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu’da ise sıcaklıkların 21-33 derece arasında seyredeceği söylendi. Yağışlarla birlikte sıcaklıkların yüksek olmasının, deniz suyu sıcaklıklarının yüksek olmasından kaynaklandığı açıklandı.
Haftanın ilerleyen günlerinde, 18-23 Eylül arasında yumuşak ve güneşli bir hava bekleniyor. Bu süreçte, genel olarak havanın stabil olacağı ve çok sıcak ya da çok soğuk bir hava yaşanmayacağı ifade edildi. Sıcaklıkların 30 derecenin üzerine çıkmaması bekleniyor.
Sonbaharın yaklaşmasıyla doğada başlayan değişim, atmosferde de etkilerini göstermeye başladı. Küresel iklim modelleri, tropikal Pasifik’te La Nina evresinin oluştuğunu göstermekte. Bu durumun kış aylarında atmosferik dolaşımı etkilemesi muhtemel.
Türkiye’nin Ekim ayı itibarıyla soğuk hava dalgasının etkisi altına girmesi bekleniyor. Kasım ayının ilk haftalarında ise pastırma sıcakları olarak bilinen kısa süreli sıcak hava dönemleri görülebilir. Ayrıca, kış ayında yaşanabilecek yoğun yağışların ve hava sistemlerinin etkili olabileceği öngörülmektedir.
13:07
News
