Üsküdar’da esnaflık yapan N.U. (60), 1.5 yıl önce dükkanında hırsızlık olayıyla karşılaştı. İki hırsızdan bir tanesi kaçmayı başarsa da, N.U. diğer hırsızı yakaladı. Ancak hırsız, N.U.’nun sol elini ısırarak olay yerinden uzaklaştı. Yaşadığı şok sonrası hastaneye kaldırılan N.U.’nun acil serviste yapılan pansumanları sonucu herhangi bir kırık tespit edilmedi ve taburcu edildi. Fakat, ertesi gün ani bir biçimde yüksek ateş ve titreme şikayetleri ortaya çıkınca, yeniden hastaneye kaldırılmak zorunda kaldı ve Sultan 2. Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin enfeksiyon servisine yatırıldı.
ENFEKSİYON TEHDİDİ
N.U., burada 15 gün boyunca yoğun enfeksiyon tedavisi gördü. Bu süreçte elindeki yarada ilerleme görülerek, kolu da dirseğine kadar şişti. Kesilme riski ile karşılaşan N.U. için hastanenin Deniz ve Sualtı Hekimliği bölümü devreye girdi ve acil hiperbarik oksijen tedavisine başlandı.
KOLSUZ KALMA TEHLİKESİ
Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Aslan’ın liderliğindeki ekip, yoğun çabalar sonucunda N.U.’nun kolsuz kalmasını engelledi. Fizik tedavi süreci de dahil olmak üzere, yaklaşık 3.5 ay süren tedavi sonunda N.U. eski sağlık durumuna kavuşmayı başardı.
DOKTORLARIN ŞAŞKINA DÜŞTÜĞÜ VAKA
Olayın kendilerini de şaşırttığını ifade eden Uzman Doktor Yavuz Aslan, hastanın sol elindeki yarada ciddi bir iskemik ve nekrotik zemin bulunduğunu belirtti. Yara, birkaç gün içinde ön koluna kadar yayılan şiddetli bir ödemle büyüdü.
GÜNLERCE SÜREN TEDAVİ
Dr. Aslan, özellikle bu tür yaralarda hiperbarik oksijen tedavisinin kritik öneme sahip olduğunu ve bu tedaviyle yaranın iyileşmesine yardımcı olduklarını aktardı. İyi bir tedavi süreci sonunda N.U.’nun yarası tamamen kapandı ve el fonksiyonları geri kazandırıldı.
LİTERATÜRE GİRMEYE HAZIR BİR VAKA
Uzman Doktor Aslan, şimdiye kadar insan ısırığına dair hiçbir vaka ile karşılaşmadığını ve yaşanan durumun kendileri için bir ilki oluşturduğunu belirtti. İnsan ağız florasıyla ilgili bazı bakterilerin normal şartlarda herhangi bir sorun yaratmadığını, ancak cilt altına girdiğinde ciddi problemler ortaya çıkarabileceğini ekledi.
Hastanın tedavisi için 35-40 seansı bulan hiperbarik oksijen tedavisi uygulandı ve yara kapanınca ek seanslarla tedavi süreci devam ettirildi. Bu olay, tıbbi literatüre girmek üzere makale olarak yayınlanma aşamasındadır. 60 yaşındaki hasta, yaşadığı bu korkunç deneyimden sonra insan ısırıklarının ciddi sonuçlara yol açabileceğini öğrendi.
Ünlü oyuncu çift, yeni projelerinde birlikte rol alarak hayranlarını sevindiriyor. 2017 yılından bu yana evli olan ikili, uzun ilişkilerinin ve birlikte çalışma keyiflerinin arkasındaki nedenleri paylaştılar.
Çift, son olarak ‘Together’ isimli korku filminde birlikte kamera karşısına geçti. Yapılan bir röportajda, sette bir yakınlık koordinatörü bulundurmamayı tercih ettiklerini açıkladılar.
Yakınlık koordinatörleri, cinsellik içeren sahnelerde oyuncuların kendilerini daha rahat hissetmelerine yardımcı olan uzmanlar olarak biliniyor. Bu uygulama, Hollywood’daki cinsel taciz ifşasına yönelik ‘MeToo’ hareketinden sonra, film çekim süreçlerinin standart bir parçası haline gelmiştir.
Birlikte 15 yıllık bir ilişkiye sahip olan çift, bu tür bir koordinatora ihtiyaç duymadıklarını belirtti. “Ne yaptığımızı biliyoruz ve bu konuda oldukça rahatız,” diye ifade etti.
Alison Brie, eşiyle birlikte film ekibinin önünde samimi sahneler çekmenin alışılmadık bir deneyim olduğunu kabul etti. Brie, “Filmde birçok samimi sahne var; bu biraz tuhaftı. Yapmamız gerekeni yüz kişinin önünde gerçekleştirmek yeni bir deneyimdi,” ifadelerini kullandı.
24 Mart 2024 tarihinde beyin damarında pıhtı oluşumu nedeniyle inme geçiren sanatçı, uzun bir yoğun bakım sürecinin ardından taburcu edilmiştir. Fizik tedavisi hala devam etmektedir.
Sanatçıyı ziyaret eden bir milletvekili, birlikte çektikleri fotoğrafı sosyal medya platformunda paylaştı.
Bu ziyaret sırasında, sanatçının sağlık durumu hakkında olumlu gelişmeler kaydedildiği ifade edildi. Ziyaretçi, sanatçı ile barış süreci üzerine sohbet ettiklerini ve sağlık durumunun iyiye gittiğini belirterek, “Sevgili sanatçıyı ziyaret ettik. Sağlığının düzelmekte olduğunu görmek bizi çok mutlu etti. Barış temalarını konuştuk ve güzel anlar yaşadık.” şeklinde açıklamada bulundu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın politika faizini %46’dan %43’e indirmesi sonrasında, bankalar mevduat faiz oranlarını güncelledi. Önceden %48-50 aralığında faiz veren bankalar, yeni düzenleme ile oranlarını %43-45 seviyelerine çekti.
Özellikle 500 bin TL ile 1 milyon TL gibi yüksek tutarlarını değerlendirmek isteyen yatırımcılar için 32 günlük vadede sunulan faiz oranları önemli bir dikkat çekiyor. İşte 17 Ağustos 2025 tarihi itibarıyla bankaların sunduğu güncel getiriler:
500 BİN LİRA 33 GÜNDE NE KADAR KAZANDIRIYOR
– Alternatif Bank – %49 faiz oranı → 15.364 TL net kazanç
– On Plus – %47 faiz oranı → 14.861 TL net kazanç
– CEPTETEB – %47 faiz oranı → 15.552 TL net kazanç
– Odeabank – %47 faiz oranı → 14.727 TL net kazanç
– Getir Finans – %46 faiz oranı → 14.397 TL net kazanç
– HSBC – %46 faiz oranı → 14.899 TL net kazanç
– Yapı Kredi – %45,5 faiz oranı → 16.720 TL net kazanç
– DenizBank – %45 faiz oranı → 16.274 TL net kazanç
– QNB Finansbank – %45 faiz oranı → 14.321 TL net kazanç
– Akbank – %45 faiz oranı → 16.533 TL net kazanç
– Garanti BBVA – %44,5 faiz oranı → 16.093 TL net kazanç
– Ziraat Bankası – %44 faiz oranı → 15.912 TL net kazanç
– İş Bankası – %36 faiz oranı → 13.019 TL net kazanç
YÜKSEK TUTARDA FİYAT ARTIYOR
Verilere göre, 500 bin TL’lik birikimini 32 günlük vadede değerlendirenler için Akbank, Yapı Kredi ve DenizBank en yüksek net kazanç sağlayan bankalar arasında öne çıkıyor. Oranlar, 1 milyon TL gibi daha büyük tutarlar için de benzer şekilde değişiklik göstermektedir.
Merkez Bankası’nın faiz indirim kararı sonrası, bankaların mevduat yarışında oranlar yeniden şekillendi. Yatırımcıların kısa vadeli değerlendirmelerde, özellikle %45 ve üzeri faiz sunan bankaları tercih ettiği gözlemleniyor.
Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yürütülen genel tarım sayımı, tarım politikalarının belirlenmesinde kritik önem taşıyan verilerin toplanması amacıyla Temmuz ayında start aldı.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Kurumu’nun işbirliğiyle gerçekleştirilen sayımda, bitkisel veya hayvansal üretim yapan tüm tarımsal işletmeler, hane halkları, ortaklıklar, şirketler ve kooperatifler kapsama dahil ediliyor.
Bu sayım çerçevesinde, tüm ilçelerde ve büyükşehir statüsünde olmayan 51 ilin merkezi ilçelerinde toplamda 973 sayım bürosu kurulmuş olup, il ve ilçelerde mülki amirlerin başkanlığında kurulan “il ve ilçe sayım komiteleri”, sayım sürecinin koordinasyonunu üstleniyor.
Tarım sayımında toplanan bilgilerin, Çiftçi Kayıt Sistemi’nde mevcut olan idari veriler, nüfus bilgileri ve traktör-biçerdöver tescil kayıtlarıyla anlık olarak karşılaştırılabilmesi amacıyla gerekli veri ve yazılım altyapısı hazırlanmakta. Bu sayımda toplanan veriler, yalnızca istatistiksel amaçlarla kullanılmakta olup, üçüncü şahıslarla, idari veya askeri kurumlarla paylaşılmamakta ve çiftçilere ek vergi yükümlülükleri getirilmemektedir.
Sayım sürecinde 5 binden fazla personel görev alıyor. 11-15 Ağustos haftasında günde ortalama 40 binin üzerinde başvuru alınmış ve anketler doldurulmuştur. Sayımın başlangıcından itibaren 450 binin üzerinde çiftçi ile görüşerek bilgi toplama işlemi gerçekleştirilmiştir.
Araştırma ve veri toplama çalışmalarının yıl sonuna kadar tamamlanması hedeflenirken, temel sonuçların 2026 yılı ikinci yarısında kamuoyuna duyurulması beklenmektedir.
17:01
News
