40,6874$% 0.18
47,4873€% -0.02
54,7466£% 0.03
4.447,89%0,31
3.402,14%0,19
10.960,32%0,04
08 Ağustos 2025 Cuma
Küresel ısınma nedeniyle deniz suyu sıcaklığının sürekli artması, Ege ve Akdeniz’de istilacı deniz canlılarının yayılmasına yol açtı. EGE Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Ulaş, özellikle Kızıldeniz göçmeni ve Indo-Pasifik türlerin Süveyş Kanalı aracılığıyla Akdeniz sularına ulaştığını ifade etti. Prof. Dr. Ulaş, normal koşullarda deniz canlılarını etkileyen sıcaklık ve tuzluluk değerlerinin değişmesiyle, Ege ve Akdeniz kıyılarında her geçen gün yeni bir istilacı türün ortaya çıktığını belirtti.
Uzun yıllar Ege Bölgesi’nde deniz suyu sıcaklığı en fazla 26-27 derece ölçülürken, bazı yıllarda bu sıcaklık 29 derecelere kadar çıkmıştır. Özellikle Güney kıyısında, Gökova Körfezi’nde 31 dereceye ulaşıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Ulaş, “Bu durum bazı türlerin hızlı bir şekilde Ege Bölgesi’ne yerleşmesine neden oldu. Balon balığı ve aslan balığı gibi türler bunun başında geliyor. Ancak gözle görülmeyecek küçük planktonlardan denizkestanelerine kadar birçok tür artık kıyılarımızı tehdit eder boyuta geldi.” dedi.
Aslan balığı
Prof. Dr. Ulaş, Türkiye kıyılarında üç tür balon balığının bulunduğunu, en tehlikeli olanını gümüş balon balığı olarak nitelendirdi. “Karaciğerinde bulunan ‘tetrodotoksin’ adı verilen nörotoksin nedeniyle çok ciddi zehirlidir ve tüketilmesi yasaktır. Balıkçılar, yakaladıklarında kuyruklarını kesip öldürerek denize atıyorlar.” dedi. Ayrıca, cüce balon balığının güneyde sıkça görüldüğünü, bu türün daha küçük ve daha az tehlikeli olduğunu ancak yayılımcı özellikleri nedeniyle popülasyonlarının ciddi şekilde arttığını söyledi.
Balon balığı
Balon balığı ve aslan balığının daha fazla bilinirken, “Diadema setosum” adlı uzun dikenli denizkestanesinin son yıllarda yayılımının arttığını belirten Prof. Dr. Ulaş, bu türün yerel balıklar için önemli olan yerleşim alanlarını daraltarak yerli türler üzerinde baskı oluşturduğunu ifade etti. “Uygun sıcaklık ve tuzlulukta çok hızlı bir yayılım gösteriyorlar ve metrekarede 20-30 tane bulunabiliyorlar.” dedi. Yerli denizkestanelerinin çipura ve sargos gibi balıkların besin kaynağını oluşturduğunu, ancak söz konusu yayılımcı kestanelerin uzun dikenli ve zehirli olması sebebiyle balıkların ilgisini çekmediğini vurguladı.
Prof. Dr. Ulaş, uzun dikenli denizkestanesinin özellikle Fethiye, Göcek, Gökova bölgelerinde yoğun olarak bulunduğunu ve son yıllarda İzmir kıyılarında da görülmeye başlandığını ifade etti. “İzmir kıyılarında da uzun dikenli denizkestanesinin yoğunlaşması bekleniyor. Bu tür, yerli denizkestanelerine göre daha büyük ve dikenleri oldukça zehirlidir. Batma durumunda 1-2 saat süren ciddi bir acı yaratabiliyor.” şeklinde konuştu.
Kişilerin kayaların altında uzun dikenli denizkestanesine basarak zor durumda kalabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Ulaş, hızlı bir şekilde batan kısımları ve kırılan parçaları vücuttan uzaklaştırarak, mümkün olan en kısa sürede sıcak suyla temas ettirmeleri gerektiğini vurguladı. Bu yöntemle zehrin etkisini azaltmak mümkün olabileceğini belirtti.
Uzun dikenli denizkestanesi son 8-9 yıldır kıyılarımızda bulunmakta. Ancak son dönemde büyük ölçekte bir artış gösterdi. Geçen yıl güneyde Gökova Körfezi ve Fethiye kıyılarında su sıcaklıklarının 30-31 dereceye yükselmesiyle beyaz mantarlaşma görülmesine rağmen, bunun ardından yok olsalar da bu yıl tekrar artış göstermeleri dikkat çekici.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) önemli bir olay yaşandı. Ülkedeki ana trafolardan birinde meydana gelen patlama sonucunda ülke genelinde elektrik kesintisi yaşandı.
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (Kıb-Tek) yetkililerinin verdiği bilgilere göre, Güneşköy Trafo Merkezi’nde bu sabah erken saatlerde bir patlama gerçekleşti.
Patlama nedeniyle, sabah saat 05.00 itibarıyla KKTC genelinde elektrik verilemediği belirtildi. Yetkililer, arızalı kısmın sistemden ayrılması ve santrallerin tekrar devreye girmesiyle bazı bölgelere elektrik sağlanabileceğini açıkladı. Fakat, tüm ülkeye elektriğin ne zaman geri geleceği hakkında kesin bir bilgi verilmedi.
Kaynak: AA / Mehmet Kemal Firik – Güncel
Sahte diploma soruşturması çerçevesinde II. Abdülhamid’in dördüncü kuşak torunu Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu’nun İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nden aldığı lisans diploması, 3 Ağustos 2025 tarihinde iptal edilmiştir. Diplomayı iptal sonrasında Osmanoğlu, “Asalet, iftiraya cevap vermez” şeklinde bir açıklama yapmıştır.
Sahte belge çetesi davasına dair ek klasörlerde bulunan tutanaklar, bu skandalın detaylarını ortaya koymuştur. Soruşturma sürecinde, mağdur olan üniversitelerin log kayıtları incelenirken, usulsüzlüklerin hangi saatlerde gerçekleştirildiği de kaydedilmiştir. Araştırma tutanağına göre, çete üyeleri, İnönü Üniversitesi Öğrenci İşleri Daire Başkanı’na ait e-imzayı kopyalayarak 16 Ağustos 2024 saat 17.20’de sisteme giriş yapmışlardır.
Burada 18 Eylül 2000’de kayıt yaptıran ve 3 Temmuz 2004’te mezun olan H.H.A. isimli kişinin TC kimlik numarası ve adı, Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu’nun bilgileriyle değiştirilmiştir. Hürriyet’ten Mesut Hasan Benli’nin aktardığı bilgilere göre; öğrenci kartına Osmanoğlu’nun fotoğrafı eklenirken, eski kayıtlarda bulunan “danışman” bilgisi ve “bakaya” olarak görünen askerlik durumu değiştirilmemiştir. Böylece sahte mezuniyet kaydı, sistemde mevcut olan eski bilgilerin üzerine inşa edilmiştir.
Belgelerde, Osmanoğlu adına düzenlenen sahte diplomanın aynı gün saat 17.20’de YÖK sistemine yüklendiği ve Osmanoğlu’nun da 17.49’dan itibaren e-Devlet üzerinden mobil internet bağlantısıyla defalarca yükseköğretim mezun belgesi sorgulaması yaptığı kaydedilmiştir.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre, LGS kapsamında 4 Ağustos’ta açıklanan yerleştirme sonuçlarının ardından, yerleştirmeye esas ilk nakil sonuçları bugün “meb.gov.tr” adresinde erişime sunuldu.
Yerleştirmeye esas ikinci nakil tercih başvuruları 8-12 Ağustos tarihlerinde alınacak ve sonuçlar 14 Ağustos’ta açıklanacak. İkinci nakil yerleştirme sonuçlarının ardından, 15-21 Ağustos tarihleri arasında boş kalan kontenjanlar için, hiçbir yere yerleşemeyen öğrencilerin başvuruları il/ilçe öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonları tarafından alınacak.
Kaynak: AA / Şeyma Güven – Güncel
İstanbul’da kimliği henüz tespit edilemeyen bir şahıs, köprü korkuluklarına çıkarak etrafa kısa bir süre baktıktan sonra el sallayıp kendini boşluğa bıraktı. O anlar, çevredeki bir vatandaş tarafından saniye saniye kaydedildi.
Görüntüler, kısa sürede büyük bir dikkat çekti ve altına çok sayıda yorum yapıldı. “Bu köprülerde yaya geçişini yasaklayın ya da gerekli önlemleri alın”, “Köprülere yüksek tel çekilmeli, intihar vakaları artıyor”, “İkna etmeye çalışsaydınız keşke”, “Allah kimseyi bu duruma düşürmesin”, “Allah zorda olanlara yardım etsin” şeklinde ifadeler paylaşıldı.
Kaynak: Haberler.com / Olgun Kızıltepe – 3.Sayfa