Suudi Arabistan’ın Taif kentine bağlı Hada bölgesindeki Green Mountain Park’ta meydana gelen bir lunapark kazası, ülke genelinde büyük bir yankı uyandırdı. Eğlence alanındaki bir oyuncakta yaşanan teknik arıza sonucu, içerisinde gençlerin bulunduğu araç aniden havada ikiye parçalanarak, büyük bir gürültü ile yere düştü.
PANİK DOLU ANLAR KAMERADA
Khaleej Times ve Okaz gibi yerel medya organlarında yer alan haberlere göre, kazaya dair görüntüler olay anında lunaparkta bulunan ziyaretçiler tarafından cep telefonlarıyla kaydedildi. Bu görüntülerde, eğlence aracının merkezi direğinin aniden kırıldığı ve kolunun üzerindeki ziyaretçilerle birlikte yere düştüğü anlar yansıtılıyor. Olay sırasında lunaparkta panik hakimken, bağırışlar ve yardım çağrıları dikkat çekti.
YARALILARDAN BAZILARININ DURUMU KRİTİK
Kazanın hemen ardından olay yerine sağlık ve kurtarma ekipleri sevk edildi. İlk belirlemelere göre en az 23 kişi yaralandı ve bu yaralılardan bazılarının durumu kritik olarak bildirildi. Yaralılar, çevredeki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı.
SORUŞTURMA YÜRÜTÜLÜYOR
Suudi yetkililer, kazanın nedenini belirlemek için kapsamlı bir soruşturma başlattı. Eğlence aracındaki mekanik bir arıza veya bakım ihmalinin olup olmadığı araştırılıyor. Green Mountain Park yönetiminden henüz olayla ilgili resmi bir açıklama gelmedi. Kazanın ardından ülkede lunapark güvenliği tartışmaya açıldı. Özellikle yaz aylarında artan ziyaretçi sayısı göz önüne alındığında, eğlence alanlarındaki denetimlerin artırılması gerektiği yönünde çağrılar yapılıyor.
ÜMRANİYE’de 4 katlı bir iş merkezinde yük asansörünün halatının kopması sonucu asansör zemine düştü. Bu trajik olayda, 44 yaşındaki B.A. adlı işçi hayatını kaybetti. B.A.’nın cenazesi otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu Morgu’na gönderildi. Kaza, saat 10.00 sıralarında Esenşehir Mahallesi Eryılmaz Sokak’ta bulunan iş merkezinde meydana geldi.
Olayla İlgili Soruşturma Başlatıldı
Edinilen bilgilere göre, iş merkezindeki asansör 4. katta iken arızalanarak düştü. Düşme esnasında asansörde bulunan B.A. ağır yaralandı. Olayın bildirilmesi üzerine polis ve sağlık ekipleri hemen olay yerine sevk edildi. Sağlık ekipleri yaptıkları incelemelerde B.A.’nın olay yerinde yaşamını yitirdiğini tespit etti. Polis, olayla ilgili soruşturma başlatırken, B.A.’nın cenazesi otopsi işlemleri için Adli Tıp Morgu’na kaldırıldı.
Tekel Bayileri Yardımlaşma Derneği Başkanı Erol Dündar’ın sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalara göre, özellikle BAT sigara grubuna 5 TL’lik bir zam uygulanmıştır.
Bu zam, 30 Temmuz 2025 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir. Diğer sigara grupları için ise sırasıyla 28 ve 29 Temmuz 2025 tarihlerinde zamlar yapılmıştır. Peki, bu zamlar sonrasında sigara fiyatları nasıl bir değişim göstermiştir?
SON YAPILAN ZAMLA GÜNCELLENMİŞ SİGARA FİYATLARI
Yapılan zamlar sonucunda sigara fiyatlarında önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Aşağıda, farklı sigara gruplarının en ucuz ve en pahalı sigara fiyatlarını görebilirsiniz:
JTI Grubu: En uygun sigara fiyatı 85 TL, en yüksek fiyat ise 100 TL olarak belirlenmiştir. Ayrıca, sarmalık kıyılmış tütün 215 TL’den satılmaktadır.
BAT Grubu: En yüksek sigara fiyatı 100 TL, en düşük sigara fiyatı ise 85 TL seviyesine çıkmıştır.
IT Grubu: En yüksek fiyat 93 TL, en düşük fiyat 79 TL olarak kaydedilmiştir.
PM Grubu: En uygun sigara 85 TL, en pahalı sigara ise 94 TL olarak belirlenmiştir. Sarmalık tütün ürünü ise 120 TL’den satışa sunulmaktadır.
TT Grubu: En ucuz sigara fiyatı 79 TL, en yüksek sigara fiyatı ise 95 TL olarak belirlenmiştir.
CB Grubu: Her iki fiyat da 86 TL seviyesine ulaşmıştır.
SİGARA ZAMMI TÜKETİCİLERİ NASIL ETKİLİYOR?
Sigara fiyatları, 31 Temmuz itibarıyla önemli bir artış göstermiştir. Yapılan son zam, farklı sigara gruplarının fiyatlarında belirgin değişikliklere neden olmuştur. Hem düşük hem de yüksek fiyatlı sigara grupları arasındaki farklar, tüketicilerin tercihlerini doğrudan etkileyebilir. Yeni fiyat artışları ile birlikte, sigara fiyatlarının daha ne kadar yükselebileceği merak konusu olmaya devam etmektedir.
Japonya Merkez Bankası (BoJ), politika faizini piyasa beklentilerine uygun bir şekilde değiştirmeyerek yüzde 0,5 oranında sabit tuttu.
Bankanın iki günlük para politikası toplantısının ardından yapılan resmi açıklamada, faiz oranlarının sabit kalmasının sebebi detaylı bir şekilde ele alındı.
Karar, oy birliğiyle alındı. Açıklamada, Japonya’nın ekonomik büyümesinin ticaret ve diğer politikalar nedeniyle yavaşlama riski taşıdığı ancak uyumlu finansal koşulların ekonomiye destek sağlamaya devam edeceği kaydedildi.
Küresel ticaret politikalarındaki belirsizliklere dikkat çekilen açıklamada, reel faiz oranlarının düşük seviyelerde olduğu vurgulandı. Ekonomik faaliyetlerde ve fiyatlarda beklenen iyileşmeye bağlı olarak, politika faizinin artırılması ve para politikasındaki gevşeklik seviyesinin ayarlanmaya devam edileceği ifade edildi.
Ayrıca, ABD’nin gümrük vergilerini artırmasının ihracat ve sanayi üretiminde düşüşlere neden olmasına rağmen, genel olarak bu alanların yatay bir seyir izlemeye devam ettiği bildirildi.
Şirket karlarının iyileşme eğiliminde olduğu ve iş dünyasındaki güven ortamının olumlu seviyelerde seyrettiği belirtilmiştir. Firmaların sabit sermaye yatırımlarında ise ılımlı bir artış gözlemlenmiştir.
Son olarak, bankanın enflasyon tahminleri 2025 mali yılı için yüzde 2,2’den yüzde 2,7’ye, 2026 mali yılı için yüzde 1,7’den yüzde 1,8’e ve 2027 mali yılı için yüzde 1,9’dan yüzde 2’ye yükseldiği ifade edildi.
Dünya Altın Konseyi, 2025’in ikinci çeyrek Altın Talep Trendleri raporunu yayımladı. Rapora göre, toplam küresel altın talebi (tezgah üstü işlemler dahil) yıllık bazda %3 artarak 1.249 tona ulaştı. Bu artış, yüksek fiyatlar karşısında yatırımcıların güçlü ilgisinin sürmesine bağlı olarak gerçekleşti. Jeopolitik belirsizlikler ve fiyat hareketlerinin talebi desteklediği vurgulandı.
Raporda, altın destekli borsa yatırım fonları (ETF) toplam talebin en büyük itici gücü olmaya devam etti. 2025’in ikinci çeyreğinde ETF’lere 170 tonluk giriş yaşanırken, geçen yılın aynı döneminde ufak çaplı çıkışlar kaydedilmişti. Asya borsalarında işlem gören fonlar, 70 tonluk katkı ile ABD düzeyine ulaştı. İlk çeyrekteki rekor girişlerin ardından, 2025’in ilk yarısında küresel ETF talebi 397 tona ulaşarak 2020’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
FİZİKİ YATIRIMLARDA KAYDA DEĞER DEĞİŞİKLİKLER
Fiziksel yatırım tarafında da hareketlilik gözlemleniyor. Külçe ve sikke yatırımları yıllık %11 artarak 307 tona yükseldi. Çinli yatırımcılar, %44’lük artışla 115 ton alım gerçekleştirirken, Hindistan’da yatırımcılar ikinci çeyrekte toplam 46 tonluk alım yaptı. Batı pazarlarında ise farklı eğilimler görüldü; Avrupa’da net yatırımlar iki katına çıkarak 28 tona ulaşırken, ABD’de külçe ve sikke talebi yarı yarıya azalarak 9 tona geriledi.
Merkez bankaları alımlarına devam etti, ancak önceki dönemlere nazaran daha yavaş bir tempoda 166 ton ekledi. Bu yavaşlama, küresel ekonomik ve jeopolitik belirsizlikler nedeniyle merkez bankalarının talebinin yüksek kalmasını engellemiyor. Konseyin yıllık anketine göre, rezerv yöneticilerinin %95’i önümüzdeki 12 ayda merkez bankalarının altın rezervlerini artıracağını öngörüyor.
MÜCEVHER TALEBİNDE DÜŞÜŞ SÜRÜYOR
Buna ek olarak, mücevher talebi düşüş eğilimini sürdürüyor. 2025’in ikinci çeyreğinde mücevher tüketimi %14 azalarak, pandemi dönemindeki düşük seviyelere yaklaştı. Çin’de mücevher talebi %20, Hindistan’da ise %17 oranında düştü. Ancak değer açısından küresel mücevher pazarı 36 milyar ABD doları seviyesine çıkarak bir artış gösterdi.
Toplam altın arzı da yıllık %3 artarak 1.249 tona yükseldi. Madencilik üretimi küçük bir artışla ikinci çeyrek rekorunu kırdı ve geri dönüşüm kaynaklı arz da yıllık %4 artış gösterdi. Ancak yüksek fiyatlara rağmen geri dönüşüm miktarları sınırlı seviyelerde kaldı.
Dünya Altın Konseyi verileri, yatırımcıların jeopolitik ve ekonomik belirsizlik ortamında altına yönelmeyi sürdürdüğünü gösteriyor. Mücevher talebindeki düşüşe rağmen, yatırım ve merkez bankası alımları altın piyasasında güçlü bir seyir izlemeye devam etti.
Dünya Altın Konseyi Kıdemli Piyasa Analisti Louise Street, konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Küresel piyasalar, yılın ilk yarısında ticaret gerilimleri, öngörülemeyen ABD politika değişiklikleri ve sık sık yaşanan jeopolitik gerginliklerle şekillenen dalgalı bir dönemi geride bıraktı. 2025’in ilk yarısında gözlemlenen güçlü yatırım faaliyeti, altının ekonomik ve jeopolitik risklere karşı bir güvenli liman işlevini bir kez daha ortaya koyuyor. Süregelen piyasa dalgalanmasına ek olarak, altının son aylardaki etkileyici fiyat performansı, dünya genelindeki yatırımcıların ilgisini artırdı.”
“Altın, yılın ilk yarısında ABD doları cinsinden %26’lık önemli bir değer artışı ile birçok büyük varlık sınıfını geride bıraktı. Bu çarpıcı başlangıç, yılın ikinci yarısında altının daha dar bir fiyat aralığında işlem görebileceği ihtimalini gündeme getiriyor. Ancak, makroekonomik ortamda yüksek düzeyde belirsizliğin sürmesi, altın için ilave kazançların da mümkün olabileceğini gösteriyor. Küresel ekonomik veya jeopolitik koşullarda yaşanabilecek herhangi bir ciddi bozulma, altının güvenli liman çekiciliğini artırarak fiyatlarda yukarı yönlü hareketi destekleyebilir.”
03:49
News
