Erbakan: Asgari Ücret 45 Bin TL Olmalı, Devlete Büyük Görev Düşüyor
Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan, ekonomiyle ilgili değerlendirmelerinde asgari ücretin 45 bin TL seviyesine çekilmesi gerektiğini savundu. Erbakan, uygulamaya geçildiğinde işverenlerden gelen itirazlar olabileceğini kabul ederek devletin bazı kaynakları yeniden yönlendirerek yükü hafifletebileceğini belirtti.
Devletin öncelikleri ve kaynakların yeniden dağılımı
Erbakan, kamuda israf, yüksek faiz ödemeleri ve bazı ayrıcalıklı şirketlere aktarılan kamu kaynaklarının gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Buna göre, kamu-özel ortaklığı projeleri, şehir hastaneleri ve vergi muafiyetleri gibi kalemlerde yapılacak kesintilerle ciddi tutarlar açığa çıkarılabileceği öne sürüldü. Örnek olarak bir maden işletmesinden bir holdinge aktarılan yüksek rakamlar gösterildi.
Neden 45 bin TL?
Erbakan, enflasyon ölçümlerindeki farklılıklara dikkat çekerek reel ihtiyaçların bu tutarı gerektirdiğini söyledi. Bağımsız kuruluşların hesaplarına göre enflasyon oranları yüksek çıkarken, resmi enflasyon ölçümlerinin daha düşük kaldığını; iki ölçümün ortalaması alındığında bile asgari ücretin bugün için 45 bin TL’ye yakın bir seviyeyi işaret ettiğini belirtti.
Asgari ücretten beklenen sosyal etki
Konuşmasında ayrıca asgari ücret artışının yalnızca enflasyon telafisiyle sınırlı kalmaması gerektiğini, büyümeden pay verilmesinin de önem taşıdığını vurguladı. Erbakan, iki asgari ücret toplamının bir hanenin yoksulluk sınırını aşmasını öngören bir yaklaşımla, ailelerin temel ihtiyaçlarını karşılama ve dış yardıma bağımlılığı azaltma hedefiyle hareket ettiklerini söyledi.
Finansman önerisi
Finansman konusunda somut öneriler de sunan Erbakan, artışın işverene tek başına yüklenmemesi gerektiğini savundu. Buna göre asgari ücretin artış maliyetinin yarısını devletin karşılaması, kalan yarısını ise işverenin üstlenmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca faiz ödemeleri ve ayrıcalıklı aktarımların azaltılmasının bile asgari ücret artışını karşılamaya yeteceğini dile getirdi.
Sonuç
Erbakan’ın açıklamaları, asgari ücret artışının hem sosyal adalet hem de gelir dağılımı açısından ele alınması gerektiğini vurguluyor. Önerilen 45 bin TL’lik seviye, enflasyon farkları, büyüme payı ve kamudaki tasarruf potansiyelinin bir arada değerlendirilmesiyle makul hale getirilebileceği iddia ediliyor.