40,4343$% 0.24
47,1614€% 0.49
54,2613£% 0.02
4.344,14%0,72
3.349,56%0,33
10.366,16%-0,04
ABD’nin “ülkedeki tüm silahların yalnızca devletin denetiminde toplanması” önerisi çerçevesinde Lübnan harekete geçti. Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, silahların devletin tekelinde olması konusunu ele almak amacıyla Cumhurbaşkanı Joseph Avn liderliğinde düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir basın toplantısı gerçekleştirdi.
Başbakan Selam, Bakanlar Kurulunun bu öneri üzerindeki tartışmalarını 7 Ağustos Perşembe günü tamamlamayı hedeflediğini bildirdi. “Lübnan ordusuna, yıl sonuna kadar silahların toplanmasına yönelik bir plan hazırlama görevi verilmiştir.” diyen Selam, ordunun bu planı görüşülmesi ve onaylanması için 31 Ağustos’a kadar Bakanlar Kuruluna sunmasını istediğini belirtti.
Başbakan Selam, “herhangi bir saldırı durumunda Lübnan’ın meşru müdafaa hakkına sahip olduğunu” vurguladı. Selam ayrıca, Lübnan topraklarının tümünü İsrail işgalinden özgürleştirmek ve ülkenin uluslararası alanda tanınan sınırlarında egemenliğini sağlamak için gerekli tüm önlemlerin alınacağı ve ordunun sınır hattında konuşlandırılmasının kararlaştırıldığını ifade etti.
Ateşkes şartları gereği, Lübnan’ın kendi sınırları içinde güvenliği sağlamayı taahhüt ettiğini söyleyen Başbakan Selam, ülkede silahların yalnızca Lübnan ordusu ve güvenlik güçleri tarafından bulundurulacağını belirtti. Selam, ülkenin güvenliği, sınırların korunması ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı kararının eksiksiz uygulanmasına ilişkin bağlılıklarını yineledi.
Lübnan medyası, silahların devlet tarafından kontrol edilmesi konusundaki tartışmaların “yoğun gizlilik” içerisinde yürütüldüğünü, bu konuda bilgi sızıntısını engellemek için önlemler alındığını bildirdi. Bakanlar Kurulu toplantısı esnasında tansiyonun yükseldiği ve Cumhurbaşkanı Avn’ın tartışmaların sakinleşmesi için birden fazla kez müdahale ettiği belirtildi.
Başbakan Selam’ın ardından basın toplantısında konuşan Enformasyon Bakanı Paul Markus, Bakanlar Kurulunun silahların devlet kontrolünde toplanması için yıl sonuna kadar süre verdiğini ifade etti. Markus, bugün başlayan müzakerelerin tamamlanması için 7 Ağustos Perşembe günü bir oturum daha düzenleneceğini ve taslağın henüz onaylanmadığını duyurdu.
Enformasyon Bakanı ayrıca Beyrut’taki “Hafız Esad Bulvarı”nın, hayata veda eden Lübnanlı sanatçı Feyruz’un oğlunun anısına “Ziyad Rahbani Bulvarı” olarak değiştirilmekte olduğunu belirtti.
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, yaptığı açıklamada “İsrail’in saldırıları devam ederken gücümüzden aşamalı olarak vazgeçmeyi kabul etmiyoruz, üzerimize yönelik baskılara da boyun eğmeyeceğiz.” dedi.
Kasım, “Öncelik, İsrail’e hizmet edecek biçimde silahların toplanması değildir ve Lübnan içi uzlaşma sağlanmadan bir çözüm yolu bulmak mümkün değildir. Sorun silahlar değil, (İsrail’den gelen) saldırılardır. Önce bu saldırı sorununu çözmek gerekir; ardından silah konusunu görüşebiliriz.” ifadelerini kullandı.
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 19 Haziran’da Lübnan yönetimine, “ülkedeki tüm silahların sadece devletin kontrolünde toplanmasını öncelikli hedef olarak belirleyen” özeti sundu. Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, 29 Temmuz’da yaptığı açıklamada, “devletin egemenliğinin yalnızca kendi güçleriyle ülkenin tüm topraklarında tesis edilmesi” ile ilgili müzakerelerin yürütüleceğini belirtmişti.
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, 30 Temmuz’daki bir basın toplantısında, silah bırakma meselesinin Lübnan’ın iç meselesi olduğunu ifade ederek, Hizbullah’ın İsrail için silah bırakmasını beklemeyeceklerini açıkladı.
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, 1 Ağustos’la birlikte Ordu Günü dolayısıyla, ABD’nin silahların devlet tekeline alınması önerisine mevcuttaki bazı değişikliklerin ardından yanıt verileceğini aktararak, “İsrail’in saldırılarının derhal durdurulması ve devlet otoritesinin Lübnan’ın her yerinde sağlanması, silahların sadece devletin kontrolünde toplanmasının temel şartıdır.” şeklinde konuştu.
Kaynak: AA / Ekrem Biçeroğlu – Güncel
GBT kontrolü yapmak isteyen jandarma ekiplerine saldırı: Seni sivilken vururum, öldürürüm