Araştırma şirketinden eleştiriye sert yanıt: “Teknik hata” iddiası reddedildi

Yayımlanan bir anketin “teknik hata” içerdiği yönündeki eleştiriye ilişkin, anketi gerçekleştiren kurum sosyal medyadan paylaştığı açıklamayla iddiaları kesin bir dille yalanladı. Kurum, karşı tarafın ortaya koyduğu suçlamaların somut veriyle desteklenmediğini ve haksız bir töhmet oluşturduğunu belirtti.

İddialara karşı savunma

Açıklamada, eleştiren kişinin sektörel birikimine saygı duyulduğu vurgulanırken, söz konusu açıklamanın dayanağı olmadığı ifade edildi. Kurum, 2018’den bu yana açıkladığı anket sonuçlarının seçim sonuçlarıyla yüksek oranda örtüştüğünü, bunun da metodolojik yetkinliğinin ve güvenilirliğinin kanıtı olduğunu kaydetti.

Parti oy oranı tartışması

Eleştiride öne sürülen, bir siyasi partinin oy oranının yüzde 4.4 olarak gösterildiği iddiasına ilişkin yanıtında, anketi yapan kurum bu oranın gerçekçi olmadığı görüşünü savundu. Kurum, “Terörün olmadığı bir süreçten bu yana yaptığımız çalışmalar ve sektördeki diğer ölçümler, partinin oy oranının asla yüzde 4’lere gerilemediğini açıkça gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, karşı tarafın bulgularını kamuoyuna sunarken yaptığı yorumların gerçeği çarpıttığı ve kamuoyunu yanıltmaya dönük bir çaba taşıdığı ileri sürüldü. Kurum, hedef göstermeye dayalı yaklaşımların araştırma etiğine ve profesyonellik iddiasına zarar verdiğini vurguladı.

Metodoloji ve sonuçların tutarlılığı

Kurum, araştırma yöntemleri ve sahadan toplanan verilerin şeffaf olduğunu belirterek, verilerin, yöntemlerin ve elde edilen sonuçların kamuoyunun değerlendirmesine açık olduğunu ifade etti. 2018’den bu yana yapılan çalışmalarda sağlanan tutarlılığın sektördeki pozisyonunu güçlendirdiği kaydedildi.

Çağrı ve değerlendirme

Açıklamanın sonunda, mesnetsiz suçlamaların araştırma sektörüne fayda sağlamayacağı; kişisel önyargılara hizmet edeceği ifade edilerek, eleştirel değerlendirmelerde somut delil ve metodolojik dayanak aramanın gerekliliğine dikkat çekildi. Ayrıca, anket sonuçlarının geçmiş seçimlerle uyumunun gösterildiği analizlerin kamuoyuyla paylaşıldığı belirtildi.

Kurum, tartışmanın şeffaflık ve veri temelli yöntemlerle sürdürülebilmesinin hem araştırma etiği hem de kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından önem taşıdığını vurguladı.