Yeniden Refah Partisi’nden İmralı Ziyareti ve Süreç Yönetimine Sert Eleştiri

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı, İmralı ziyaretine ilişkin açıklamasında sürecin şeffaf yürütülmediğini ve milletin göz ardı edildiğini belirtti. Partinin duruşu, terörün sona erdirilmesine yönelik çabalara destek verirken, yürütülen yöntemin katılımcı ve açık olmaması nedeniyle kabul edilemez olduğu yönünde.

Temel Eleştiriler

Parti lideri, son dönemde yaşanan gelişmelerin bir süreçten çok dayatma niteliği taşıdığını söyledi. Görüşmelerin kapalı kapılar ardında, belirli çevrelerin inisiyatifinde yürütüldüğünü, bunun ise toplumsal mutabakat ve yasal meşruiyet açısından sorun yarattığını vurguladı.

Ayrıca Meclis bünyesinde oluşturulan çalışmaların, ilgili kişinin makamına götürülmesini doğru bulmadıklarını ifade etti. İktidar ortakları arasındaki rekabetin ve sürecin gizlilik içinde sürdürülmesinin kamuoyunu dışladığını, bunun demokrasinin gerektirdiği açıklıkla bağdaşmadığını savundu.

Partinin İlkeleri ve Endişeleri

Yeniden Refah, terörün sonlandırılmasını hedefleyen politikalara destek verdiğini, ırkçılığa karşı durduğunu ve kardeşlik ilkesinden yana olduğunu yineledi. Ancak son bir yılda anlatılan ve uygulamaya konulanların istişare kültüründen uzak, önceden belirlenmiş ve dayatıcı uygulamalar olarak algılandığını kaydetti.

Bazı vaatlerin sürecin daha başında dillendirildiğini, bunun da şeffaflık ve dürüst müzakere beklentilerini zedelediğini belirtti. Kapalı görüşmelerle yıllarca süren pazarlıkların olabileceğini, ancak bunların kamuoyuyla paylaşılmadan ilerlemesinin sorunlar doğuracağını ifade etti.

Çağrı ve Talepler

• Bu tür kritik konularda tam bir açıklık ve şeffaflık sağlanmasını,
• Cumhurbaşkanı’na, liderlerin katılacağı özel gündemli bir zirve düzenleyerek kapalı kapılar ardındaki görüşmeleri Meclis’te temsil edilen partilerle paylaşma çağrısı yapılmasını,
• Kamuoyunun dışlanmasına neden olan gizlilik ve güç çekişmelerinin sonlandırılmasını talep etti.

Sonuç olarak, partinin beklentisi; terörle mücadele hedefiyle yürütülen çalışmaların toplumsal mutabakatı esas alacak şekilde, herkesin bilgisine ve denetimine açık bir biçimde yönetilmesidir.