0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2025 Sonbahar Öngörüsüne Göre Türkiye Ekonomisi: Temel Başlıklar

Yayımlanan 2025 sonbahar ekonomik öngörüsünde, Türkiye ekonomisinin iç talebin güçlü kalmasıyla yıldan yıla büyümeyi sürdürdüğü, enflasyonun ise yüksek seviyelerde seyrettiği vurgulanıyor.

İç talep ve çeyreksel performans

Yılın ilk yarısında sıkı para politikalarına rağmen iç talep canlı kaldı. İkinci çeyrekte yıllık bazda ekonomik büyüme %4,8 olarak gerçekleşti. Hanehalkı tüketimi %5,1, yatırımlar ise %8,8 oranında arttı. Genel görünüme göre üçüncü çeyrekte de performansın belirgin bir zayıflama göstermeyeceği öngörülüyor.

Orta vadeli büyüme tahminleri

Öngörülere göre ekonominin dirençli seyrini koruyarak 2025 ve 2026 yıllarında %3,4 civarında büyümesi, 2027’de ise büyümenin %4’e yükseleceği tahmin ediliyor.

Tüketim, yatırım ve dış denge görünümü

Hanehalkı tüketiminin büyümenin ana itici gücü olmaya devam etmesi bekleniyor. Bu destekte yüksek altın fiyatlarının yarattığı servet etkisi ve istihdamdaki artışın sürdürülebilir olması rol oynuyor. Finansal koşulların ve ekonomik görünümün iyileşmesiyle yatırımların istikrarlı şekilde artacağı, ticaret ve cari işlemler açığının ise genel olarak dengeli kalacağı öngörülüyor.

İstihdam ve işsizlik

İstihdam artışının yavaş da olsa hızlanacağı, işsizlik oranının 2025–2027 döneminde büyük ölçüde değişmeden yaklaşık %8,6 seviyesinde kalacağı tahmin ediliyor.

Enflasyon, maliye politikası ve kamu finansmanı

Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedef olarak korunuyor. Hava koşullarının tarımsal üretim üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle gıda fiyatları yükselme eğiliminde; hizmet fiyatları ise görece dirençli seyrediyor. Ayrıca altın fiyatlarındaki artış yukarı yönlü baskı oluşturuyor. Bu ortamda sıkı para politikası enflasyonla mücadeleyi destekliyor.

• Enflasyon tahmini: 2025 için %35,4, 2026 için %24,8, 2027 için %17,7.
• Bütçe açığının GSYH’nin yaklaşık %3’ü civarında kalması, deprem harcamaları dışarıda tutulduğunda mali disiplinin enflasyonu sınırlamada hafif destek sağlayacağı öngörülüyor.
• Kamu borcunun GSYH’ye oranının yaklaşık %25 düzeyinde ılımlı seyredeceği öngörülüyor.

Belirsizlikler, risk yönetimi ve bölgesel görünüm

Son dönemde yaşanan iç ve bölgesel belirsizliklerin görece yönetilebilir olduğu, finansal piyasalardaki dalgalanmaların nispeten hızlı toparlandığı belirtiliyor. Uygulanan politikaların sağlamlaştırılması, ekonomik dengesizliklerin azalması ve ortodoks politika çerçevesinin sürdürülmesi halinde ekonomik dayanıklılığın artacağı değerlendiriliyor.

Avrupa ekonomisi kısa notu

Bölgesel değerlendirmelerde Avrupa ekonomisinin yılın ilk dokuz ayında beklentilerin üzerinde büyüdüğü; 2025’in tamamı ve 2026 için %1,4, 2027 için ise %1,7 civarında büyüme tahmin edildiği ifade ediliyor.