Üreticinin Malları Tarlada Kalıyor: Maliyet Artışı ve Su Riski Üretimi Tehdit Ediyor
Eskişehir’de sebze ve meyve üretiminde bu sezon üreticiler ekonomik sıkıntı ile karşı karşıya kaldı. Girdi maliyetlerindeki yükseliş ve mevsimsel olumsuzluklar nedeniyle birçok çiftçi zarar etti; üretimin önemli bir kısmı tarlada kaldı.
Sezonda Yoğun Maliyet Baskısı
Akaryakıt, gübre, ilaç, tarla kiraları ve işçilik ücretlerindeki artış üretim maliyetlerini yukarı çekti. Bu durum, sezon boyunca üretici kazancını eritti ve bazı çiftçilerin üretimi sürdürmesini zorlaştırdı.
Arz Fazlalığı ve Tüketiciye Yansıyan Fiyat Farkı
Yüksek sıcaklık ve kurak geçen yazla birlikte bazı ürünlerde verimlilik düşüşü yaşanırken, genel arzın fazla olması üreticide fiyatların düşmesine yol açtı. Buna karşın marketlerdeki fiyatlar, tarladaki satış fiyatlarının üç-dört katına çıkabiliyor; örneğin tarladan 6–7 TL’ye alınan domatesin son tüketicide çok daha yüksek fiyatlara ulaştığı gözlemleniyor.
Depolama, Planlama Eksikliği ve Ürün Yönetimi
Üretim planlamasının yetersizliği ve aynı dönemde aynı ürünün aşırı üretilmesi, piyasada dengesizlik yaratıyor. Soğuk hava depolarında bekletilen bazı meyveler fiyatları korurken, planlama yapılmayan ürünlerde üreticinin zararı arttı.
Su Kaynakları ve Uzun Vadeli Riskler
Bölgedeki sebze üretiminin büyük bölümü yeraltı suyuna dayalı olarak gerçekleştiriliyor. Baraj ve rezervuar seviyelerindeki düşüşler, devam etmesi durumunda önümüzdeki yıllarda sulama suyu kısıtları getirebilir. Bu da üretim hacmini ve tarımsal sürdürülebilirliği doğrudan etkileyebilir.
Alınabilecek Önlemler
- Üretim planlaması yapılarak arz-talep dengesi gözetilmeli, ürün çeşitlendirmesi teşvik edilmelidir.
- Sulama altyapısına yatırım yapılarak su verimliliği artırılmalı; modern sulama teknikleri yaygınlaştırılmalıdır.
- Soğuk hava depolama ve lojistik kapasitesi güçlendirilerek ürün kayıpları azaltılmalıdır.
- Üreticiler ile pazarlama kanalları arasındaki şeffaflık sağlanarak fiyat farklılıklarının sebepleri azaltılmalıdır.
Bu önlemler hayata geçirilirse hem üreticinin gelirleri korunabilir hem de tüketici fiyatlarındaki dengesizlikler azaltılabilir. Aksi takdirde kısa vadeli arz fazlalıkları ve uzun vadeli su sorunu, bölge tarımını daha büyük risklere açık hale getirecektir.