40,4343$% 0.24
47,1614€% 0.49
54,2613£% 0.02
4.344,14%0,72
3.349,56%0,33
10.366,16%-0,04
İşçilerin yıllık ücretli izin hakkı, Anayasa’nın 50. maddesinde yer almakta ve bu hak temel bir işçi hakkı olarak kabul edilmektedir. İşçiler, dinlenme haklarını kullanmakla yükümlüdürler; bu haklarından feragat etmeleri yasal olarak mümkün değildir. Bu durum, dinlenme hakkının korunması açısından kritik bir öneme sahiptir.
İş Kanunu çerçevesinde çalışanların kullanmadıkları izin hakları, işteki süreleri boyunca geçerlidir. İşçi, yıllarca çalıştıysa dahi kullanmadığı izinlerin ücretini işten ayrıldığı gün geçerli olan son maaşı üzerinden talep edebilir. Ancak, bu izin ödemeleri, işçi hala çalışırken yapılamaz; işçi ve işverenin anlaşmaları da bu konuda geçerlilik taşımaz.
Bazı işverenler, çalışanların kullanmadığı yıllık izinlerinin kullanıldığı yönünde belge sunabilmektedir. Ancak, yıllık izinlerin kullanıldığını kanıtlamak işverenin sorumluluğundadır. İzinlerin kullanıldığını gösteren belgeler, imzalı izin defteri gibi yeterli dokümanlar olmalıdır. Mücbir sebep olmaksızın işverenin, işçiden izinlerini kullandığını belgelendirmesi yasadışı bir uygulamadır.
Çalışan, kullanmadığı izin süresinin ödemesini sadece işten ayrıldıktan sonra talep edebilir. İşçinin işverence geçerli bir sebeple işten çıkarılması, izin parası alma hakkını etkilemez. Ancak, işçilerin izin ödemelerini almak için işten ayrıldıkları tarihten itibaren 5 yıl içinde başvurmaları gerektiği unutulmamalıdır. Bu süre zarfında talep edilmediği takdirde hak kaybı yaşanır.
Kullanılmayan yıllık izin ücretinin hesaplanmasında, işçinin işten ayrılmadan önceki son maaşı esas alınır. Ödeme, yapıldığı ay içinde prime esas kazanç matrahına dahil edilir. Eğer matrah, asgari ücretin 7,5 katını aşmazsa, brüt izin ücreti üzerinden sosyal sigorta ve işsizlik sigortası primleri kesilir. Kalan tutardan gelir ve damga vergisi sonrası net tutar işçiye ödenir.
Yıllık ücretli izin, yasal olarak işveren tarafından bölünemez. Ancak, işveren ile işçi arasında bir anlaşma sağlanırsa, izin süresi en az 10 gün olacak şekilde bölümler halinde kullanılabilir. İşveren, yıl içerisinde verilen ücretli veya ücretsiz izinleri ya da hastalık izinlerini yıllık izinden düşemez.
İzin süresi, çalışanın hizmet süresine bağlı olarak belirlenir. En az bir yıl çalışmış olan işçiler yıllık izin kullanma hakkına sahiptir. Çalışma süresi 1-5 yıl arasında olan işçiler için 14 gün, 5 yıldan fazla 15 yıldan az olanlar için 20 gün, 15 yıldan fazla olanlar için ise en az 26 gün izin verilmesi gerekmektedir. Ayrıca, 18 yaşından küçük ve 50 yaşının üstündeki işçiler en az 20 gün yıllık izin kullanma hakkına sahiptir.
Sonuç olarak, işçilerin yıllık izin hakları yasal olarak korunmakta olup, bu hakların kullanımı işçilerin dinlenme hakları için kritik bir öneme sahiptir. İşverenlerin bu yasalara uymaları ve izin sürelerini düzgün bir biçimde takip etmeleri gerekmektedir. İşçiler de haklarını bilerek, işten ayrıldıklarında izin paralarını talep edebilirler.
ABD ve AB liderleri ticaret anlaşması için görüşecek!