Saadet’ten ‘Gazze’ çağrısı: ‘Türkiye caydırıcı önlemler alana kadar tüm sendikaları genel grev ilanına davet ediyoruz’

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a "İsrail için ticari, hukuki, siyasi, askeri tüm caydırıcı tedbirlerini alın ve bu aldığınız tedbirleri de kamuoyuyla paylaşın" diye seslendi. Arıkan sendikalara da Türkiye etkili ve caydırıcı önlemler alana kadar genel grev ilan etme çağrısında bulundu.

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Saadet Partisi genel merkezinde düzenlenen il başkanları ve il müfettişleri toplantısı öncesinde parti genel başkanı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, Gazze’ye yardım götürmek üzere denize açılan Sumud Filosu’na destek mesajı verildi. Filonun abluka altındaki bölgelere kararlılıkla ulaşma çabasının takdir edildiği, görev yapanlara yol ve güvenlik dileklerinde bulunulduğu belirtildi.

Uluslararası Müdahalenin Önemi vurgulandı

Konuşmada, uluslararası sularda yaşanan saldırı görüntülerinin ABD ve İsrail’in barış söylemleriyle çeliştiğine dikkat çekildi. Söz konusu olayların dünya kamuoyuna gerçekliği gösterdiği ifade edilerek, hükümete uluslararası kamuoyunu harekete geçirmek ve Filistin’e yardım götüren gemilerin güvenliğini sağlamak için daha etkin adımlar atması çağrısında bulunuldu. Bu çağrıların karşılık bulmaması sonucu vatandaşların İsrail zindanlarında tutulmasının kaygı verici olduğu dile getirildi.

Sivil Toplum ve Sendikalara Çağrı

STK’lar ve sendikalara yönelik uyarılarda bulunularak, Filistin meselesinde hükümet üzerinde baskı oluşturmak amacıyla toplumsal tepkilerin örgütlenmesi gerektiği söylendi. Hükümet somut ve caydırıcı önlemler alana kadar sendikalardan genel greve gitmeleri talep edildi; bunun yaşamı kasıtlı olarak durdurmak amacı taşımadığı, aksine halkın hassasiyetini yönetime duyurmak için bir basınç aracı olduğu kaydedildi.

Hükümete Sert Tedbir Çağrısı

Yetkililere seslenilerek devletin güvenlik mekanizmalarının harekete geçirilmesi istendi. İncirlik ve Kürecik üslerinin kullanımına son verilmesi, enerji ve ulaşım hatlarının kısıtlanması, liman hareketliliğinin sınırlandırılması gibi ticari ve askeri tedbirlerin uygulanması önerildi. Bu tür yaptırımların açıklanarak kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiği vurgulandı.

Silah Anlaşmaları Eleştirildi

ABD ile yapılan görüşmeler ve silah anlaşmaları da eleştirildi. Anlaşmaların, bölgedeki hassasiyeti ve bağımsız dış politika ilkelerini zedeleyebileceği belirtildi. Özellikle Boeing gibi büyük savunma şirketleri üzerinden yapılan ticari ilişkilerin sorgulanması gerektiği ifade edildi; alınan uçak ve silah tedariklerinin ülkenin çıkarlarıyla uyumlu olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği söylendi.

Açıklama, bölgedeki insani krize karşı kararlı duruşun sürdürülmesi ve hükümetin daha somut adımlar atması gerektiğinin altı çizilerek sonlandırıldı.