Tokat’ta Zirai Don Felaketi: Çiftçilere Acil Destek Talebi

Tokat’ta yaşanan yoğun zirai don, meyve üretiminde büyük kayıplara yol açtı. Bölgedeki üreticiler zararların telafisi için hızlı ve kapsamlı destek bekliyor. Yetkililer, çiftçilerin finansal yükünün hafifletilmesi ve sigorta sisteminin güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.

Öne çıkan talepler ve öneriler

Etkiyi azaltmak amacıyla öne çıkan önlemler şu şekilde sıralanıyor:

Çiftçilerin kredi ve borç ödemelerinin en az bir yıl süreyle faizsiz olarak ertelenmesi,
Tarım sigortalarında don teminatının yaygınlaştırılması ve kapsamın genişletilmesi,
Yapılacak destek ve tazminat ödemelerinin gerçek maliyetleri esas alacak şekilde güncellenmesi ve hızla ödenmesi,
Sigorta kapsamı dışında kalan üreticiler için yeniden değerlendirme yapılarak ek yardım mekanizmalarının oluşturulması.

Bölgedeki zarar tespiti

Tokat, normal şartlarda yıllık yaklaşık 950 bin ton meyve üretimiyle dikkat çeken bir il konumunda. Bu yıl don olayları sonucu meyve ürünlerinin büyük bölümü zarar gördü:

Yaklaşık 190 bin dönüm meyvelik alan etkilendi,
Üzüm üretim kapasitesi yaklaşık 250 bin ton seviyesindeyken büyük kayıplar yaşandı,
Elma üretimi için 120 bin tonluk kapasiteye rağmen sezon büyük oranda kaybedildi,
Patates, soğan, karpuz, biber ve domates gibi diğer tarım ürünlerinde de ciddi zararlar meydana geldi.

Acil adımlar ve beklentiler

Uzmanlar ve üretici temsilcileri, zararın geniş kapsamlı olduğunu belirterek merkezi yönetimden hızlı müdahale talep ediyor. Önerilen acil adımlar şunlar:

Tarım kredi borçlarının ertelenmesi ve faiz muafiyeti sağlanması,
Tazminat ödemelerinin piyasa maliyetlerine göre güncellenmesi ve en kısa sürede ödenmesi,
Don sigortası kapsamının yaygınlaştırılması için teşviklerin artırılması,
Sigorta dışında kalan üreticiler için doğrudan nakit yardımı veya alternatif destek paketleri hazırlanması.

Tarım sektöründeki toparlanma, hem kısa vadeli nakit akışı desteği hem de uzun vadeli sigorta ve risk yönetimi uygulamalarının güçlendirilmesi ile mümkün olacak. Üreticilerin hem ekonomik hem de toplumsal olarak desteklenmesi gerektiği vurgulanıyor.