Suriye Cumhurbaşkanı’ndan Bölünme ve Güvenlik Vurgusu: SDG, İsrail ve Bölgesel İlişkiler
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, ülke televizyonu ve resmi haber kanallarında verdiği röportajda dış politika, iç güvenlik ve bölgesel ilişkiler konularında net mesajlar verdi. Şara, Suriye’nin egemenlik, bağımsız karar alma ve ulusal çıkarlar temelinde ilişkiler kurmayı amaçladığını belirtti ve ülkenin toprak bütünlüğünden taviz verilmeyeceğini vurguladı.
Müzakereler ve SDG’nin Konumu
Şara, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yürütülen görüşmelerin önemine değinerek, SDG’nin bölgedeki tüm Kürtleri temsil etmediğini savundu. Kuzeydoğu’da ademimerkeziyet ya da fiili bölünme eğilimlerinin SDG kaynaklı olduğunu söyleyen Şara, bölgedeki Arap nüfusun toplam nüfusun büyük bir kısmını oluşturduğuna dikkat çekti. Bu çerçevede Şam yönetimi, SDG unsurlarının Suriye Arap Ordusu’na entegrasyonu ve yerel yönetim düzenlemeleri üzerinde anlaşma zemini olduğunu belirtti.
Süveyda’daki Gerilim ve Çözüm Önerileri
Süveyda’da Bedevi aşiretleri ile Dürzî topluluğu arasındaki anlaşmazlıklara da değinen Cumhurbaşkanı, tüm tarafların hatalarının bulunduğunu; öncelikle kan akışının durdurulması, ardından gerçekleri ortaya çıkaracak araştırma komisyonlarının kurulması ve sorumluların hesap vermesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca dış ve bölgesel aktörlerin durumu fırsata çevirmek isteyebileceği uyarısında bulundu.
Bölünmeye Karşı Kesin Tutum
Şara, Suriye’nin bölünmeyi kesinlikle kabul etmeyeceğini, bunun bölgedeki diğer ülkelere ve uluslararası sisteme yayılabilecek zararlı etkileri olacağını söyledi. SDG ile varılan sözleşmelerin uygulanmasında gecikmeler ve dış müdahalelerin etkili olduğunu, Aralık ayında tamamlanması hedeflenen düzenlemelerin yerel halkın talepleri doğrultusunda hızlandırılması gerektiğini belirtti.
İsrail İle Güvenlik Görüşmeleri ve Müzakereler
İsrail ile sürdürülen güvenlik görüşmelerine değinen Şara, hedefin 8 Aralık öncesi duruma dönülmesini sağlayacak bir çerçeve olduğunu, ancak sürecin henüz sonuçlanmadığını aktardı. Birleşmiş Milletler güçlerinin eski mevzilerine dönmesi talebinde bulunduklarını; Mavi Hat’ta yaşanan erozyon ve bölgedeki güvenlik boşluğunun giderilmesi gerektiğini söyledi. Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak amacıyla gerekli tüm tedbirlerin alınacağını belirtti.
Rusya ve İran İle İlişkiler
Şara, Rusya ile tarihsel bağların önemine vurgu yaparak ilişkilerin Suriye egemenliği ve ulusal çıkarlar önceliği üzerine kurulması gerektiğini söyledi. İran ile ilişkilerde yaşanan soğuma dönemine rağmen kalıcı bir kopuş öngörmediklerini, bölgesel dengeler gözetildiğinde Tahran ile diyaloğun tamamen kesilmesinin söz konusu olmadığını belirtti.
Barışçıl Çözüm ve Yerel Katılım
Cumhurbaşkanı, Suriye’nin yaralarının barışçıl yollarla ve müzakerelerle sarılmasının şart olduğunu; çatışma yerine siyasi çözümler, yerel liderliklerin ve toplumların katılımıyla kalıcı düzenlemeler yapılması gerektiğini ifade etti. Kürt bölgelerine özel statüler ve bazı yerel liderlik pozisyonlarının tanınmasının, federal ayrışma yerine ülke içindeki uyumu güçlendirebileceği vurgulandı.
Röportaj genelinde Şara, ülkenin birliği, halkın huzuru ve egemenlik hakkının korunmasını ana prensip olarak ortaya koydu ve dış müdahalelere karşı dikkatli olunması gerektiğini bir kez daha dile getirdi.