Bahçeli: Ahmet Türk göreve iade edilmeli, Ahmet Özer tahliye edilmeli

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı açıklamalarda belediye başkanlarının yargılanma süreçleri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın olası adaylığı hakkında önemli mesajlar verdi.

BELEDİYE BAŞKANLARININ İDDİANAMELERİ HAZIRLANMALI

Bir gazeteye verdiği röportajda, tutuklu eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili soruya yanıt veren Bahçeli, iddianamelerin hızlı bir şekilde hazırlanması gerektiğini ifade etti.

Bahçeli, “Eğer haklılarsa beraat etmeleri sağlanmalı, suçlu olanlar ise gereken cezaları almalıdır. Ekim ayında iddianamelerin hazırlanarak kamuoyuna açıklanması ve mahkemelerin başlaması gerekiyor. Kısa sürede sonuç alınabilecek bir yargılama sürecine geçilmelidir. Bu süreci yürütebilecek yetkin yargıçlarımız var, onlara güvenmeliyiz” şeklinde konuştu.

ERDOĞAN YENİDEN ADAY OLURSA DESTEKLERİZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tekrar aday olup olmayacağına yönelik soruları da yanıtlayan Bahçeli, MHP’nin tam destek vereceğini vurguladı.

“Cumhurbaşkanımızla aramızdaki bağ, yalnızca dostluk değil, aynı zamanda ona karşı duyduğumuz saygıdır. Bu saygı karşılıklı olduğunda işbirliği yapma fırsatını doğurur. Türkiye, 15 Temmuz sonrası birçok zorlu süreçten geçti. Cumhurbaşkanımızın öncü çalışmaları ülkemiz için faydalı olmuştur. Ekonomik ve sosyal alanlarda zorluklar yaşanabilir, ancak bunlar aşılmayacak sorunlar değil. Her koşulda Cumhurbaşkanımızın görevine devam etmesinden yanayım. Eğer 2028’de tekrar aday olursa MHP olarak tam destek veriyoruz” dedi.

AHMET TÜRK GÖREVİNE İADE, AHMET ÖZER TAHLİYE EDİLMELİ

Bahçeli, “Terörsüz Türkiye” projesi hakkında yorum yaparken Ahmet Türk ve Ahmet Özer ile ilgili önemli görüşlerde bulundu.

Bahçeli, “Ahmet Türk, Mardin Belediye Başkanı’ydı ama görevden alındı. Türkiye’de barış ve huzurun sağlanması için yararlı diyaloglara katkı sağlayan bir kişi. Bu nedenle Ahmet Türk görevine geri iade edilmelidir. Aynı zamanda Ahmet Özer de tahliye edilmelidir. Eğer yasadışı bir durum söz konusuysa elbette cezası verilmelidir. Ancak barış sürecinde geçmişte yapılan açıklamalar ayrı bir şekilde değerlendirilmelidir. Bu iki durumu birbirinden ayırmalıyız” dedi.