42,2001$% 0,24
48,7622€% 0,45
55,4762£% 0,25
5.533,47%1,84
4.072,63%1,72
10.924,53%-1,34
02:00
Yaklaşık 2,5 yıldır uygulanan yüksek faiz ve düşük kur politikası, üretim adetlerini, maliyet yapısını ve şirket planlamalarını kökten değiştirdi. İflaslar ve fabrika kapanışları artarken iş dünyası sık sık bütçe revizyonu yapmak zorunda kalıyor; bu da 2026’nın da zorlu bir yıl olacağına işaret ediyor. Sektör temsilcileri, kârlılık düzelmeden faaliyetlerin sürdürülebilirliğinin zorlaştığını vurguluyor.
Birçok işletme için döviz gelirleri ile ödenen faiz arasındaki makas genişledi; kur gelirlerindeki artışlar faiz maliyetlerini karşılamada yetersiz kalıyor. Bu durum şirketlerin nakit akışını zorlamakta ve iflas ile konkordato başvurularının artışına zemin hazırlamaktadır.
Sektör temsilcileri, ekonomik veriler kadar politik kararların da enflasyon ve kur dengesini etkilediğini belirtiyor. Kurda daha dengeli bir seyirin sağlanabilmiş olması halinde, yaşanan ekonomik bedellerin ve sosyal tartışmaların bir kısmının azaltılabileceği değerlendiriliyor.
2026 beklentileriyle ilgili görüşlerde ise, para politikasındaki sıkılığın gündemi belirlemeye devam edeceği belirtiliyor. Belirsizlik ortamı, şirketlerin orta ve uzun vadeli planlama yapmasını güçleştiriyor; pek çok firma “günü yaşama” şeklinde kısa vadeli karar almaya yöneliyor.
Makine ve sanayi kuruluşları, enflasyonla mücadelede sürecin uzamasının rekabet gücünü zayıflattığını ifade ediyor. Geçmiş kriz deneyimleri, uzun süreli çözüm programlarının beklenen başarıyı sağlamakta güçlük çektiğini gösteriyor; bu nedenle sürecin mümkün olduğunca kısa ve öngörülebilir bir takvimde yürütülmesi gerektiği vurgulanıyor.
Küresel pazarlarda rekabet eden firmalar için yüksek maliyetler ve dalgalı kur yapısı, üretim planlarını bozuyor; bunun sonucu olarak üretim verimliliği düşüyor ve ihracat avantajı zayıflıyor.
Yüksek faiz ortamı ve belirsizlik, yatırımların durmasına neden oldu. Üretici firmalar önlerini göremeyince yatırım kararlarını erteliyor; bunun doğrudan yansıması olarak makine ve ekipman satışları geriliyor.
Sektör temsilcileri, doğrudan teşvik beklentisinden daha çok, istikrarlı çalışma koşulları ve rekabet edilebilir bir piyasa ortamı talep ediyor. Ürünlerini satabilecekleri, öngörülebilir maliyetlerle faaliyet gösterebilecekleri bir altyapı oluşturulması gerektiği sıkça dile getiriliyor.
Özetle, yüksek faiz ve düşük kur politikalarının uzun süre devam etmesi üretim, yatırım ve istihdam üzerinde baskı yaratıyor. Ekonomide denge sağlanmadan şirketlerin planlama ve büyüme beklentilerinin toparlanması zor görünüyor.
Türkiye'nin en ucuz sıfır arabası belli oldu
1
TÜİK açıkladı: Mevsimsellikten arındırılmış ekim enflasyonu belli oldu!
4607 kez okundu
2
Yeni Türk Lirası banknotların zaman aşımı yıl sonunda dolacak
1008 kez okundu
3
1 Bakan Pakdemirli: 84 projeye 113 milyon liralık hibe desteği sağlanacak
884 kez okundu
4
2 Meksika son 30 yıldaki en büyük petrol rezervini keşfetti
870 kez okundu
5
3 Türk bilim insanlarının Antarktika seferleri meyvelerini veriyor
801 kez okundu